Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Meraklanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaygılanmak, Umursamak, Tasalanmak, Üzülmek
- İhraç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkarma, Dış satım, Gönderme
- Mademki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Madem
- Arılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zayıflık, Sadelik, Saflık
- Darülfünun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üniversite
- Dinsel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dini
- Plebisit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halk Oylaması
- Kampanacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzenbaz, Hilekâr, Sahtekâr
- Keçilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnatçılık
- Akıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akışkan, Sıvı, Akar, Kıvrak
- Ürküntü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korkma, Korku, Vahşet
- Tarihçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müverrih, Tarih Öğretmeni
- Kızılgül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gül
- Elemli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kederli
- Getiri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Faiz, Kazanç, Ürem, Yarar
- Deminden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demin
- Kıvam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koyuluk, Tav, Yoğunluk
- Eşleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çiftleşmek
- Çaykara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynak, Pınar, Göze
- Merak Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaygılanmak
- Mizah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gülmece
- Muharebe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savaş, Cenk, Harp, Çatışma, Vuruşma
- Olgu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vaka, Vakıa
- Yönetim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İdare, Dümen, El
- Mutabakat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muvafıklık, Uygunluk, Uyum, Yekdillik, Özdeşlik, Anlaşma, Uyuşma
- Kesif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalın, Sık, Yoğun, Koyu, Saydam
- Salavat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salat
- Biçmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesmek, Doğramak, Ayırmak, Bölmek, Hasat Etmek, Çalmak
- Çıkma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkıntı, Eski, İsabet
- Barometre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basınçölçer
- Asa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değnek, Baston, Sopa
- Lain kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Melun, Lanetlenmiş
- Eskimek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşınmak, Yaşlanmak, Yıpranmak
- Bent kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Set, Bağla, Germeç, Büğet, Bağ, Baraj, Eklem
- İcra Vekili kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakan
- Sövme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalay, Küfür
- Calak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşı
- Sav kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atasözü, Dava, Haber, İddia, Söz, Tez, Önerme, Müddea
- İntegral kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tümlev
- Tesadüfî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rastlantısal
- Tuluatçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğaçlamacı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü