Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Mahsulât kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ürünler
- Mağrur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Övünçlü, Gururlu, Kurumlu, Konur, Burnu Büyük
- Soluklanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinlenmek
- Maliyetsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz
- Savurganlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müsriflik, İsraf
- Rende kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yontaç
- Ya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bes, Evet, Veya
- Tanzim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltme, Düzenli, Düzgün, Düzenleme, Yasama, Yoluna Koyma
- Serin Kanlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soğukkanlı
- Ansiklopedi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgilik, Genbilik
- Ekran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görüntülük
- Dalgıç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Balık Adam, Kurbağa Adam
- Baston kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asa, Değnek, Kötek
- Açgöz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açgözlü, Haris, İhtiraslı, Tamahkâr
- Cüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parça
- Hasretini Çekmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özlemek
- Eli Açık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cömert, Bonkör
- Razılaşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fit
- İstihsal Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkmak, Elde Etmek
- Uygulama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tatbikat, İnfaz, Tatbik, Yürütüm
- Irgalanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sallanmak, Sarsılmak, Yalpalamak
- Kabarcık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tümsek, Uçuk
- Ayıbalığı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fok
Doğrusu Ayı Balığı şeklinde yazılır.
- Köylü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaba, Kentçi, Kentli
- Yapıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eser, Kitap, Mahsul, Yayın, Ürün
- Cansiperane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Canını Verircesine, Özveriyle
- Sevimsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Antipatik, İtici
- Hitap Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seslenmek
- Bitki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nebat, Ösümlük
- Mavra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Palavra
- Barınak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ev, Yurt, Barı, Melce
- Turist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezgin, Seyyah
- Show kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösteri
- İlişki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alışveriş, Bağ, Bağlantı, İlgi, İlişik, Münasebet, Rabıta, Temas, Alaka
- Muhatara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korku, Tehlike, Zarar, Ziyan
- Tepinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Debelenmek
- Kelepin Ucu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İp Ucu
- Azamet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyüklük, Ululuk, Çalım, Kurumlanma, Onur, Gurur, Gösteriş, Görkem, Heybet, Kurum, Tekebbür
- Derhatır Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hatırlamak
- Fiyasko kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başarısızlık, İflas, Muvaffakiyetsizlik
- Telaşlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaygılanmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü