Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Sevimsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Antipatik, İtici
- Dolap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Fırıldak, Hile
- Acemce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Farsça
- İcareye Vermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kiralamak
- Gözü Tok kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tokgözlü
- Garez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hınç, Kin, Düşmanlık
- Duygusuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalpsiz, Hissiz
- İltisak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birleşme
- Nümayiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösteri, Gösteriş
- Kıdem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayrılık, Çoktanlık, Eskilik
- İkilemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekrarlamak, Yinelemek
- Döleşi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etene, Son, Meşime
- Yaşam Biçimi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayat Tarzı
- Törpü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğe
- Cızıktırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karalamak, Yazmak
- Akli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ussal
- Elmacık Sümüğü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elmacık Kemiği
- Birleşme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Camia
- Yaba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dirgen
- Refakat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşlik, Yoldaşlık, Arkadaşlık
- Şartsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koşulsuz
- Zımnında kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçin
- Vahi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Saçma
- Şiryan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atardamar
- Tezayüt Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artmak, Çoğalmak
- Bayram kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alay, Neşe, Sevinç, Şenlik
- Numune kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emsal, Göstermelik, Örnek
- Kay Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kusmak
- Hazırlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tedarik, Tedbir
- Dren kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ark
- Sendrom kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belgi, Belirti, Sıkıntı
- Eşkin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Filiz, Sürgün
- Uhde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üstlenme, Görev, Sorumluluk
- Müdahale kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karışma, Araya Girme, El Atma, El Katma, El Sokma
- Gicişmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaşınmak
- Konsulto kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konsültasyon
- Gelişigüzel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rastgele, Özensiz, Yarım Yamalak, Sudan, Gönülsüz, Üstünkörü, İtinasız
- Çalımlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli, Tafralı, Havalı, Kibirli
- Alkolik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarhoş, İçkici
- Köpyak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ehram, Piramit
- Adamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Niyet Etmek, Ayırmak, Nezretmek, Vadetmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü