Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Mahiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asıl, Esas, Nitelik, Öz, Vasıf, İçyüz
- Rekabet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekişme, Yarış, Yarışma, Önürdeşme, Önürdeşlik
- Söz Misali kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söz Gelişi
- Suçlar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taksirat
- Nebi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalvaç, Resul, Peygamber, Savacı
- Görsel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başarı
- Kavrayış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhata, Ufuk, Zihin
- Bağfiil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulaç
- Cevher kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Töz, Yetenek, Öz, Asıl, Cevahir, Maya, Mücevher
- Dokunma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temas
- Celep kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çodar, Maldar
- Büküm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kat, Kıvrım
- Can Kuşu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ruh
- Korteks kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabuk
- Şekilci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biçimci, Ek
- Antrepo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Depo
- Cehil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisizlik
- Sergiye Koymak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sergilemek
- Ivır Zıvır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cefengiyat, Küçük, Lakırtı
- Müziklendirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süslemek
- İçin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diye, Göre, Hakkında, Karşı, Özgü
- Millet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Herkes, Kavim, Ulus
- Dâhiliye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçişleri, İç sayrılık, İçsel
- Bakir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı El değmemiş, Kullanılmamış, İşlenmemiş Toprak, Eskimemiş, Yıpranmamış, Yeni
- Hatırlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anımsamak, Anmak, Bilmek, Bulmak, Çıkarmak, Dönmek
- Darlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daralmak
- Faydasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nafile, Yararsız
- Hâl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Davranış, Dert, Durum, Güç, Hatır, Kuvvet, Sıkıntı, Takat, Tavır, Tutum, Vaziyet, Ben, Benek, Puan
- Tanıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İspat, Beyyine, Delil
- İncelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıntı, Edep, Letafet, Nezaket, Zarafet
- Tapmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlanmak, Bulmak
- Ağılamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zehirlemek
- Er Avrat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eş
- Müzeyyen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süslenmiş
- Vardiya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nöbet
- İmport kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dışalım
- Kibirlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyüklenmek
- Bundan İlave kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Caba
- El Kantarı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kantar
- Kültür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgi, İlim, Ekin, İrfan, Medeniyet, Tarım, Ekinç, Hars
- Gaga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağız, Dimdik
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü