Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Paralamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parçalamak
- Yani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şu Ki, Demek, Bu Demek Ki, Şu Demek Ki, Sözün Kısası, Doğrusu
- İhsan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Armağan, Lütuf, Nimet, İnayet, Bağışlama, Kayra, Atıfet, Bağış, İyilik
- Nişan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yavuk, Alamet, Belirti, Çentik, Dağ, Gösterge, İşaret, İz, Rozet, İm, Belgi, Yavukluluk
- Filolog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilbilimci
- Dip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arka, Derin, Kıç, Kök, Taban
- Kurutmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yok Etmek
- Kaybedilmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yitik
- Kaşkol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atkı
- Tevsik Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belgelemek, Ortaya Çıkarmak
- Nebula kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulut
- Ayırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seçmek, Tutmak, Yeğlemek, Açmak, Bölmek, Kesmek, Koymak, Saklamak, Sökmek, Üleşmek, Vermek
- İhale kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üsterme
- Pejmürde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eski, Dağınık, Perişan, Yırtık, Eski Püskü
- Beraat Kazandırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aklamak
- İlâhi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanrısal, Mükemmel
- Pozitivizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olguculuk
- Anlamlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Manalı, İmalı, Manidar, Mantıklı
- Müteşekkil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oluşmuş, Meydana Gelmiş, Kurulmuş
- Yeregeçen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Havuç
- Demonstrasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösteri
- Geçme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçiş, Transfer
- Destansı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Destani, Epik
- Savrulmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağılmak
- Şişmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabarmak, Utanmak
- Fotosel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Işıkgözü
- Para Cüzdanı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çarık
- Alt Bölüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrım
- Sataşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşmak, Dokunmak, Yapışmak, Çatmak, Rahat Bırakmamak, Takılmak, Musallat Olmak
- Rakkas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köçek, Sarkaç
- Hak Yolu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğruluk
- Edevat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aletler, Gereçler, Avadanlık
- Âşık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vurgun, Tutkun, Ozan, Sevdalı, Meşhur, Müptela, Yangın
- Nazenin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Narin, İnce
- Çimil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anofel
- Meziyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nitelik, Üstünlük, Özellik, Artam
- Cafcaflı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli, Şatafatlı, Karışık, Tehlikeli
- Tıpatıp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tastamam, Birebir, Tıpkı, Ucu Ucuna, Astamam, Aynısı
- Bileşke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vektör, Muhassala, Birleşme
- Seçenek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şık, Tutum, Yöntem, Opsiyon, Alternatif
- Umum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahali, Bütün, Halk, Herkes, Kamu, Tüm, Hep
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü