Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Müreffeh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gönençli, Genll, Rahat
- Peklik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Direnç, Kabız, İnkıbaz
- Ata Ana kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ebeveyn
- Yâd Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anmak, Hatırlamak
- Teorikman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuramca
- Lanet Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lanetlemek
- Olanak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmkan, İmkân, Mümkünlük, Olabilirlik
- Çekinmezlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cesaret
- Düzme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzmece, Sahte, Uydurma
- Perişanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karanlık
- Yarı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nısıf
- Sunucu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takdimci
- Harabelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Enkaz
- Öçürge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozan, Silgi
- Ziyalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aydın, Aydınlık, Münevver
- Viyak Viyak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Inga Inga
- Şose kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Stabilize Yol
- Yapılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkmak
- Teati kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Verişme
- Ufalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küçültmek
- Önemsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cılız, Değersiz, Derme Çatma, İçi Boş, Ivır Zıvır, Küçük
- Bitki Bilimi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Botanik
- Yolculuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seyahat, Gezi, Sefer, Yol
- Aklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzgün
- Emare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirti, İz, İpucu, Alamet, Delil
- Boğazlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Obur, İştahlı, Pisboğaz
- Kavil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşma, Söz, Sözleşme
- Öngün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arife
- Mazeret Kâğıdı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tezkere
- Beklenen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhtemel
- Didiklemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak
- Patates kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kumpir
- Minkab kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Burgu
- Anılan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mezkûr
- Adalet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Türe, Doğruluk, Hak
- İştah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeme İsteği; İstek, Arzu
- Çaykara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynak, Pınar, Göze
- Fedakarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özveri, Esirgemezlik
- Kertme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çentik
- Artı Uç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anot, Pozitif Elektrot
- Mavra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Palavra
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü