Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Liyakat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeterlilik, Kifayet, Uygunluk, Yaraşırlık, Leğim, Yararlık, İfayet
- Bilvasıta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolaylı, Araçlı, Araçla, Dolayısıyla
- Tutuklama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tevkif
- Yakınma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şikâyet
- Tenezzüh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezinti
- Sunturlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görkemli, Gösterişli, Yaman, Berbat, Dehşetli
- Vesveseli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşkilli, Kuruntulu
- Söz Gelimi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mesela, Meselen, Söz Gelişi
- Berbat Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmak, Kirlenmek
- Doğaçlama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İrticalen
- Tırnaklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tırmalamak
- Omuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çiğin, Dal
- İtfaiye Aracı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtfaiye
- Yürürlük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Faaliyet, Hareket, İş, Geçerlik
- Elhak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğrusu, Gerçekten
- Doğaüstü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tabiatüstü
- Balalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rahim
- Sorumlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mesul, Cevapdih
- Tekâmül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelişim, Olgunlaşma, Evrim, Olgunluk
- Vapur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gemi
- Bir İki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birkaç
- İman Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnanmak
- Çakıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıngıl
- Adsorpsiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüze Soğurma
- Bayram kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alay, Neşe, Sevinç, Şenlik
- Reddeylemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Reddetmek
- Diretmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Direnmek
- Gine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gene, Yine
- Gıda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Besin
- Başmal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sermaye
- Nale kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnilti, İnleme
- Temrin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bacanma
- Kat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitirme, Daire, Defa, Gömlek, Huzur, Karşı, Kez, Makam, Mertebe, Mevki, Ön, Tabaka, Yamaç, Yan, Takım, Misil
- Bürümek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Basmak, Kaplamak, Örtmek, Sarmak, Tutmak, İstila Etmek
- Ciddi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağırbaşlı, Gerçek, Salmaklı, Tehlikeli, Endişe Veren, Ağır, Vahim, Kritik, Gülmeyen, Güvenilir, Sağlam, Önemli, Vahim, Vakur, Veznin
- Sili kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arı, Temiz, İffetli
- Yalnızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vahşet, Kimsesizlik, Issızlık
- Karakaçan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşek
- Yatak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döşek, Denk, Mecra, Şilte
- Tamamı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hepsi, Tüm
- Muntazam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzgün, Manzum, İntizamlı, Düzenli, Derli Toplu
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü