Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kontak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlantı, İlgi, Temas, Dokunma, Dengesiz
- Adıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zamir
- Kabiliyetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetenekli, Becerikli
- Ölü Salı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teneşir
- Göre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diye, İçin, Nazaran, Uygun Olarak, Uyarınca, Gereğince, Tevfikan, Bakılırsa, Sorulursa, Fikrince, Bağıntılı
- Halas Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurtulmak
- Yağış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yağmur
- Bulaşıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçici, Yolukucu, Sari
- Gelecek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ati, Encam, İleri, İstikbal, Müstakbel
- Alaşım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halita
- Sefer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yolculuk, Defa, Kere, Kez, Savaş, Yol, Savaşa Gidiş, Harp
- Düşlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayal Etmek
- Cırttan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bodur
- Birikmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üşüşmek, Yığılmak, Yığışmak, Toplanmak
- Veba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kolera
- Vaat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söz Veriş
- Kadük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önemsiz, Eskimiş
- Soy Ağacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şecere
- Kanunuesasi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anayasa
- Kızılca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızamık, Kızıl
- Oluş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşekkül, Vuku, Tekevvün
- Tıkışıklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzdiham
- Çok Lazımlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elzem
- Lektör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Okutman
- Frengi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yenirce, Sifilis
- Savuşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzaklaşmak, Ekmek, İyileşmek, Kaçmak, Gizlice Kaçıp Gitmek, Geçmek
- İlham kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçe Doğma, Esin
- Değişici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değişken
- Adil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adaletli, Eşitlikçi, İnsaflı, Haktanır
- Facia kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Afet, Fecaat, Acıklı Olay, Bela; Trajedi, Drama, Ağlatı, Çok Acıklı Tiyatro Oyunu
- Çırağ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mum, Kandil, Lamba
- Cefakâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cefa Eden, Cefa Çeken
- Dakiklik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayar
- İtila kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yükselme
- Doğrudan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerçekten, Hakikaten
- Gammaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekiştirici, Fitneci, Jurnalci, Kovca, Kovlayıcı
- Müsamahakâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hoşgörülü, Merhametli, Yumuşak
- Anavatan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anayurt
- Dilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilimlemek, Yarmak
- Kesimli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maktu, Mukannen
- Soruşturmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü