Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Klakson kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korna
- Yad kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özge, Yabancı
- Tomar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küme, Rulo, Top, Topa, Yığın
- Sudan Ucuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bedava
- İptida kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başlangıç, En Önce, İlk Önce, İlkin
- Anayasa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esas, Esas Kanun, Konstitüsyon, Temel
- Kof kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Değersiz, İçi Boş, Mazmunsuz, Bilgisiz, Yetkisiz, Güçsüz, Dermansız
- Duyarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hassasiyet
- Sadasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ker
- Hâk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toprak
- Çekmece kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göz, Sıyırma
- Yalınlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sadeleşmek
- Şeytanca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şeytani
- Ezcümle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kısaca, Başlıca, Belli Başlı Olarak, Esas Olarak; Örnek Olarak
- Öğrenimli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Okumuş
- Ahşap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kereste, Tahta
- Muhasebeci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sayman
- Gölge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayalet, Röfle, Siluet
- Açkı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anahtar, Cila, Perdah, Açar
- İkrar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıkça Söyleme, Onama, Kabul, Tasdik
- İlmiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilimcilik
- Silahlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pusatlanmak
- Çile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eza, Cefa, Azap, Zahmet, Bela, Dert, Gam, Kelep, Sıkıntı
- Standart kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölçünlü, Ölçün, Tek Örnek
- Kazançlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyi
- Beşaret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müjde, Muştu
- Sıfıra İnmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yok Olmak
- Mezür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölçü
- Mihenk Taşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denektaşı, Mihenk
- Tutunmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkışmak, Dayanmak, Direnmek, Kullanmak, Sataşmak, Yerleşmek
- Buldozer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoldüzer
- Hakkında kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzerine, İlişkin, Baresinde, İçin, Karşı, İlgili Olarak
- Şimdi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı O An, Az Sonra, Yakında, Hazır, Az Önce, Biraz Önce, Demin, Halen
- Ateşlendirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kışkırtmak
- İnsiyaki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçgüdüsel
- Statüko kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süregelen Durum
- Uzay Gemisi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mekik
- Ödeşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fit Olmak
- Safkan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arıkan
- Iskat Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşürmek
- Mazi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçmiş, Geri, Öten, Ötmüş
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü