Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Demek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buyurmak, Düşünmek, Erişmek, Saymak, Ummak, Yeltenmek, Ses Çıkarmak, Söylemek, Söz Söylemek, Şu Halde, Öyleyse
- Girenlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Serinlemek
- Dinleme Salonu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oditoryum
- Beyhude Yere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşuna
- Hemencek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak
- Bolluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bereket, Yağmur
- Gönenç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bolluk, Refah, Rahatlık Ve Varlık İçinde Yaşama
- Anten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duyarga, Sırgavıl
- Kağnı Arabası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kağnı
- Daüssıla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evseme, Yurtsama
- Varlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zengin
- Spesiyalite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özel Yemek, Özellik
- Nevaî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ezgisel
- Sıralamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saymak, Sıraya Koymak
- Al kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırmızı, Kızıl, Aldatma, Düzen, Tuzak, Hile, Dek, Dolap
- Hakketmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazmak
- Amil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etken, Etmen, Sebep, Faktör
- Yüzyıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asır
- Kamplaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölünmek
- Süsler kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tezyinat
- Tam Yol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süratli
- Soylular kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zadegân
- Vazgeçme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ricat
- Tabankeş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekecek
- Meydana Gelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oluşmak, Olmak, Ortaya Çıkmak, Baş Vermek, Çıkmak
- Alışkanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtiyat
- Münharif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çarpık
- Yarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ferman
- Dert Ortağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hemdert
- Sessiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durgun, Sakin, Sakit, Samit, Suskun, Tek, Ünsüz, Yumuşak
- Özendirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşvik Etmek, Kulağına Koymak, Kızıştırmak, Teşvik
- Uzanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gitmek, Ulaşmak, Yetişmek
- Cendere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pres, Basınç Makinesi; Dar Dere, Boğaz
- İzaz Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağırlamak
- Bölüt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halka
- Savsama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhmal
- Kasap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hunhar
- Holigan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayta
- Torpil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arka, Havadar, Kömek
- Aşpaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşçı
- Gidermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Aradan Kaldırmak, Bastırmak, Çıkarmak, Kesmek, Yok Etmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü