Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kerte kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basamak, Derece, Radde, Çentik, İz, Kerti
- Fiktif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmgesel, Kurgusal, İtibari
- Teolog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinbilimci
- Azmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gölcük, Bataklık, Taşkınlaşmak, Kirincimek, Hızlanmak, Kabarmak, Taşmak, Taşmak
- Güçbeğenir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müşkülpesent
- Malumatsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisiz
- Kudret Hamamı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ilıca
- Ertelenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalmak
- Uygun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elverişli, İyi, Makul, Munis, Mutabık, Muvafık, Münasip, Müsait, Şayan, Şık, Tatminkâr, Usturuplu, Yarar, Yaraşıklı, Yerinde, Yakışır, Yaraşır, Uz, Yararlı
- Tereke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Miras, Bırakıt
- Çevrelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevirmek, Kuşatmak, Sarmak, Sınırlamak, İhata Etmek, Tahdit Etmek
- Yaşamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durmak, Duymak, Geçinmek, Geçmek, Görmek, Hissetmek, Kalmak, Oturmak, Hayatta Olmak, Sürdürmek, Eğleşmek, Keyif Sürmek, Ömür Sürmek
- Yarım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buçuk, Eksik, Noksan, Sakat
- İthal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alım
- Sulhperver kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Barışçıl, Barışsever
- Canip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yan, Yön, Taraf, Cihet
- Nafile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşuna, Faydasız, Yararsız
- Simetri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakışım
- Katkısız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saf, Tam
- Müessir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dokunaklı, Etkili, Sonuçlu; Etken, Etkin
- İsyankar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asi
- Tecrübeli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deneyimli
- Telepati kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzduyum
- Hristiyan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İsevi, Nasrani
- Tuhaf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acayip, Antika, Cins, Garip, Gülünç, İlginç, Alışılmamış, Yabancı, Yadırganan, Şaşırtıcı, Anlaşılmaz
- Sifilis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Frengi
- Ham Mal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ham Madde
- Demirli Beton kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Betonarme
- Körpe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taze, Genç, Güzel, Hoş
- Düzleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşınmak, Düzelmek, Yatmak
- Teneklik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağ
- Sakınmaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözü Pek, Pervasız, Cesur, Yürekli
- Tenkit Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eleştirmek
- Hacet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyaç, Gerek, Gereklilik, İdrar, Lüzum
- Sakıncalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahzurlu
- Garnizon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alay
- Ekşimik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesik
- Sap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erkek, Kabza, Kök, Saplak, Gövde, Tutamak, Kabza
- Girenlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Serinlemek
- Yurt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vatan, Memleket, Diyar, Dar, El, Emlak, İl, Konut, Mekân
- Ova kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düz, Düzengâh, Düzenlik, Yazı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü