Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Azimli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kararlı
- Sezinlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sezmek
- Allah'a Ismarladık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hoşça Kal, Hüdahafız, Selamat Kalın
- Firar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaçma, Kaçış, Kurtulma
- Peşkir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Havlu, Peçete
- Yavşak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bit yavrusu, Sirke, Geveze, Yılışık Kimse
- Sıhhiyeci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağlıkçı
- Açık İclas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açık Oturum, Panel
- Merhametsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vicdansız, Acımasız, Gâvur, Kalpsiz, Katı, Gaddar
- Cemiyyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurum
- Burulmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağrımak, Dönmek, Gücenmek
- Püskürtü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lav
- Zir Zibil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çer Çöp
- Cihannüma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kule
- Dümen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalavere, Hile, İdare, Sükkân, Yönetim
- Dandini kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karışık, Düzensiz, Karmaşık, Darmadağın
- Acuze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kocakarı
- Haşinlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sertlik
- Yavru kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bala, Çocuk, Evlat, Döl, Küçük
- Gücenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Burulmak, Darılmak, Ikınmak, İncimek, İncinmek, Kırılmak
- Hapishane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cezaevi, Hapis, İçeri, Kafes, Mahpus, Tekke, Tutukevi, Dam
- Ova kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düz, Düzengâh, Düzenlik, Yazı
- Kaskatı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acımasız
- Gürültüsüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sütliman
- Pisletmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pislemek
- Büyütücü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyüteç
- Genişlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vüsat, Yayıklık, En-Boy Karşıtı Olarak, Arz, Boyut, Refah
- Pantolon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şalvar
- İmaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmge, İzlenim
- Elik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağ Keçisi
- Andıran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benzeyen, Eş, Benzer, Yakın
- Kafes kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hapishane
- Çile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eza, Cefa, Azap, Zahmet, Bela, Dert, Gam, Kelep, Sıkıntı
- Asileşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkaldırmak, İsyan Etmek
- Kalça Kemiği kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oma
- Asbest kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaya Lifi, Taş Pamuğu
- Adına kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hesabına, Namına, Yerine
- Madrabaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolandırıcı
- Yüze Gülmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yılışmak
- Amcazade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amcaoğlu
- Kombinezon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gömlek, Düzenleme, Tertip, Kolsuz Entari
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü