Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Karışılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müdahale Edilmek
- Karayanık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karakabarcık, Şarbon
- Gereğince kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göre
- Bahane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sebep, Neden, Mazeret, Vesile, Kulp
- Mektep Çocuğu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acemi, Toy
- Flash Back kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geriye Dönüş
- Sal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tabut
- Hasretlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrılık
- İnziva kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Terkidünyalık, Köşeye Çekilme, Suğma
- İncitmebeni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanser
- Adilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşağılık
- Kurup Takma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Montaj
- Kaybetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yitirmek, Yenilmek
- İstifra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kusma
- Rantçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lüpçü, Getirimci
- Kantarlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sınamak
- Alın Yazısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Talih, Mukadderat, Yazgı, Kader, Baht, Talih
- Kesintisiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durmadan, Tam
- Uydurma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzme, Asılsız, Blöf, Derme Çatma, Sahte, Uyduruk, Uydurulmuş, Yalan
- Tanılamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanımak, Teşhis Etmek
- Hükmetme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahakküm
- Şanlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Namlı, Şöhretli, Büyük, Tanınmış, Ulu, Ünlü, Yüce
- Berhava Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yok Etmek
- Yan Taraf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Böğür
- Metot kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usul, Yol, Yöntem
- Taş Kömürü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maden Kömürü
- Akis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yankı, Yansıma, Tepke, Zıt
- Derakap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak
- Yarı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nısıf
- Bulanıklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesafet
- Kalem Efendisi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kâtip
- Bengisu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abıhayat
- Sunturlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görkemli, Gösterişli, Yaman, Berbat, Dehşetli
- Kilo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kilogram, Geli
- İzbandut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhyan, Korkutucu
- Hışır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Sersem
- Sallamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarsmak, Savsaklamak, Savurmak, Yellemek, Hareket Ettirmek, Baştan Savmak
- Tahsil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı (Para) Alma, Toplama; Öğrenim, Öğretim
- Aday kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Namzet
- Doğmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başlamak, Gelmek
- Kalleş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnamsız, İtibarsız
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü