Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kanaat Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetinmek
- Far kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzgün
- Klâs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sınıf; Üstün Nitelikli, Üstün Yetenekli
- İhsan Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lütfetmek
- Emisyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürüm
- Hamiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yurtseverlik, Ulusseverlik
- Çömmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çömelmek
- Ulaştırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Münakalat
- Alışılan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutat
- Özlenti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hasret, Özlem
- Elektronik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıncalık
- Gayz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hınç, Öfke
- Kitabiyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynakça
- İhtiraslı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutkulu
- Berhudar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutlu
- Refahlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müreffeh, Rahat
- Kürdan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diş Çöpü
- Mihmanhana kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Otel
- Kılıbık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avratağız
- Sahteci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sahtekâr
- Maksat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amaç, Erek, Garaz, Gaye, Hedef, Kasıt, Meram, Niyet, Tasavvur, Yol, İstek
- Edilgen Fiil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Edilgen
- Düşünmeksizin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bedaheten
- Şimdi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı O An, Az Sonra, Yakında, Hazır, Az Önce, Biraz Önce, Demin, Halen
- Yasasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanunsuz
- Aksan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söyleyiş, Vurgu
- Tenezzül Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Layık Bilmek, Layık Görmek
- Lav kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Püskürük
- Re'sen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Danışmaksızın, Açıklamaksızın
- Ocumak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekinmek, Ürkmek
- Cıvıtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cıvık Olmak
- Hakketmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazmak
- Diyalektik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diyeleksel, Eytişim, Eytişimsel
- Yapışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarılmak, Sataşmak, Tutmak, Musallat Olmak
- Sancı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı
- Veciz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özlü, Aydın, Kıssa
- Yayvan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yayık
- Çiğindirik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Omuzluk
- Görüntülük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekran
- Çağdaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Modern, Uygar, Çağcıl, Asri, Muasır, Hemasır
- Soluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nefes, Sarı, Tarz, Uçuk
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü