Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kıfıllamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kilitlemek
- Kuvvetlendirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takviye
- Ağırlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Ağırbaşlılık, Salmak, Baskı, Etki, Kalın, Külfet, Rehavet, Sorumluluk, Takı, Tartı, Yük
- Oy kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rey, Avaz, Ses, Tavış
- Kendi Hâlinde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sessiz
- Yaprak Sigarası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Puro
- Talihli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şanslı, Kaderli, Kısmetli
- Akmamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesilmek
- Soyağacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şecere
- Kenger kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaban Enginarı, Eşek Dikeni
- Göresimek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özlemek
- Dağıtıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müvezzi; Distribütör
- Bitiştirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kenetlemek
- Özensiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikkatsiz, Gelişigüzel
- Mütebessim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güleç, Gülümseyen
- Görümce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baldız
- Mücadele kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savaşım, Mübareze, Savaş, Uğraş, Çatışma, Çaba, Uğraşma
- Flora kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitkey
- Cinsel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cinsî
- Tashih Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltmek
- Çaşıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ajan, Casus
- Farfara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aceleci, Boşboğaz, Çerenci, Gürültücü, Yaygaracı, Övüngen
- Gizci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çaşıt, Casus
- Zaruri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorunlu, Mecburi, Elzem, Gerekli
- Halk Bilimi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Folklor
- Dizanteri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanlı Basur
- Mini kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küçük, Ufak
- Mürebbilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğitmenlik, Dadılık
- Cenk Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savaşmak
- Ahzüita kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alışveriş
- Hantal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abullabut, İri, Kaba, Kocaman, Yavaş
- Sere Serpe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Serbest
- Uyuklama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şekerleme
- Çıvmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atlamak, Sapmak, Sekmek, Sıçramak, Zıplamak
- Terkip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bileşim, Tümleme, Birleştirme, Takım
- Bad kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rüzgâr
- Bentlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kenetlemek
- Hızlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süratli, Seri, Çabuk, Hovarda, Çapkın, Uçarı, Şiddetle, Sıkı, Yüksek (Ses)
- Zümrüt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeşim
- Ahır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dam
- Klik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tık, Hizip
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü