Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Klik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tık, Hizip
- Hemişe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daima, Hep, Vızır Vızır
- Maruzat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diyecek, Arz
- Fosil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşıl
- Azman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelişmiş, İri, Büyük
- Büyük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aka, Geniş, Yetişkin, Önemli, Ülken, Makro, Çok, Koca, Kocaman, Kodaman, Muhteşem, Yüce
- Alemdar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayraktar, Sancaktar, Önder
- Küçümencik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küçücük, Küçük
- Mecburiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yükümlülük, Zorunluluk, Gereklik, Zor
- Bilek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güç, Kuvvet
- Kadağan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Memnu, Yasak
- Zam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artırma, Ekleme, Katma
- Aşırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşık, Kova
- Denizköpüğü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lüle Taşı
- Mürettip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dizici, Dizgici, Dizmen, Düzenleyen, Hazırlayan
- Hırsız Anahtarı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maymuncuk
- Renk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nitelik
- Havai kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Değersiz, Uçarı, Uçan, Hoppa
- Nekbet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşkünlük, Talihsizlik
- Tutmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağrımak, Alıkoymak, Avlamak, Bağlamak, Başlamak, Beğenmek, Benimsemek, Bürümek, Girişmek, İzlemek, Kalmak, Kaplamak, Kapmak, Kavramak, Kullanmak, Müdafaa Etmek, Saklamak, Sarmak, Saymak, Sunmak, Taraftar Olmak, Tutuklamak, Uğramak, Ulaşmak, Varmak, Yakalamak, Yapışmak, Yapmak, Yenmek, Yönelmek, Zapt Etmek
- Merkep kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşek, Karakaçan
- Düğmelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İliklemek
- Terslik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksilik
- Lanet Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lanetlemek
- Tımarhane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delihane
- Gerelti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Engel, Perde
- Çınka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alısün, Telefon
- Tümce Bilgisi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söz Dizimi
- Kızgınlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gazap, Hiddet, Hırs, Hışım, Öfke
- Cebi Delik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savurgan
- Teçhiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Donatım, Cebelendirme, Pusatlama
- Zevç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koca, Er, Hayat Yoldaşı, Eş
- Yermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçmek, Pislemek, Sövmek, Tiksinmek, Zemmetmek
- Yitirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaybetmek, Kaybolmak
- Zorbalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahakküm
- Sanatkâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sanatçı, Ehil, Mahir, Usta, Zanaatkâr
- Gözyaşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaş
- Muhasaraya Almak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevirmek
- Yanılgı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hata, Sehiv, Yanlış
- Tempo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ezgi, Gidiş, Sürat, Tarz, Vuruş, Yol, İlerleyiş, Gelişme Hızı
- Geçmez Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalkmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü