Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kâbus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karabasan, Sıkıntı
- Çağlayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şelale, Çavlan, Çağlar
- Cemaat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Topluluk, Toplum, Ehil, Kütle
- Teferrüç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezinti
- Memnuniyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıvanç, Mutluluk
- Trafik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gidiş Geliş, Katnav, Seyrüsefer, Yol Hareketi, Yoğunluk
- Önemsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cılız, Değersiz, Derme Çatma, İçi Boş, Ivır Zıvır, Küçük
- Kızanak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Domates
- İyilikçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayırhah, Hayırperver
- Ahi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cömert, Kardeş
- Galeyan Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Coşmak, Kaynamak
- Avunmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oyalanmak, Teselli Bulmak, Müteselli Olmak, Oyalanmak, Aldanmak, Yetinmek
- Kifayetlenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İktifa
- Şek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şüphe, Kuşku
- Sabuklanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hezeyan
- Basık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alçak
- Asgari kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı En Az, En Aşağı, En Düşük, En Azından, Minimum, Azra
- Marangoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dülger
- Tecavüzkâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mütecaviz, Saldırgan
- Kanamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Depreşmek
- Çarçabuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tez, Hemencecik, Çabucak, Tez Elden
- Saçım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İsraf
- Rihlet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göç, Ölme
- Sayışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hesaplaşmak, Takas Etmek
- Lakırdıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşkan, Geveze
- Çökük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göçük
- Mırın Kırın Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nazlanmak
- Şehirli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kentli
- Cebretmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorlamak
- İntizamsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzensiz, Karışık
- Tefriş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döşeme, Döşenme
- Bicik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meme
- Erozyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşınma, Aşınım, İtikal
- Yatak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döşek, Denk, Mecra, Şilte
- Personalist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kişiselci
- Full kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tüm, Tam
- Mendirek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalgakıran
- Empülsiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vuru
- İçbükey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Obruk, Konkav, Mukaar
- Biricik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tek, Yegâne
- Daimi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürekli, Devamlı, Temelli, Kalıcı, Baki, Gedikli
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü