Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Rihlet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göç, Ölme
- Haberdarlık Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyarmak
- Teklifsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önerisiz, Laubali
- Benefşe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Menekşe
- Toto kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıç
- Esassız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asılsız, Yalan
- Başnazır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başbakan
- Yamanlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötülemek
- Körlük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Frengi
- Politikacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Siyasetçi
- Ab kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Su
- Şeni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötü, Çirkin, Alçakça, Ahlak Dışı, İnsanlık Dışı
- Teorisyen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuramcı
- Riyaziyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Matematik
- Tebdil Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değiştirmek
- Hadisesiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olaysız
- Normal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olağan, Uygun, Doğal, Düzgülü
- Mazmun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlam, İçerik, Kavram, Muhteva
- Sütnine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daye
- Brulör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakaç
- Belde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevre, Kasaba, Mekân, Şehir, Yer
- Sulp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döl, Katı, Nesil, Omurga, Bel, Zürriyet
- Curcuna kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Patırtı, Şamata, Karışık Durum
- Osmoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçişme
- Beyazlatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağartmak, Temizlemek
- İncinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Darılmak, Gücenmek, Kırılmak
- Tokat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şapalak, Sille, Şamar
- Zayiat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zarar, Ziyan, Kayıplar, Yitikler
- Birinci Sınıf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mükemmel
- İşlem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ameliyat, İş, Muamele
- Anapara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anamal, Sermaye
- Ajite Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kışkırtmak
- Yalınkat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tek Kat, Dayanıksız
- Cılav kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dizgin
- Müzekker kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eril
- Tabiatsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçimsiz, Huysuz
- Işıldamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parıldamak, Şahlanmak
- Öd kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Safra
- Maharetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Becerikli, Usta
- Söve kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çerçeve
- Alaçık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çardak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü