Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Yatak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döşek, Denk, Mecra, Şilte
- Jüri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seçici Kurul, Yargıcı Kurulu
- Zorunluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mecburiyet, Zorunluluk
- Adam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnsan, Erkek, Mert, Eş, Koca, Kişi, İnsanoğlu, Herif, Zat, Zevat
- Solumak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nefes Almak
- İntizamlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzenli
- Asır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüzyıl, Çağ
- Sormak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak, Bilgi İstemek, Sual Etmek, Açıklama İstemek, Soğurmak
- Irakgörür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dürbün, Teleskop
- Şöhretsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ünsüz
- Kaygana kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Omlet
- Korumacılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Himayecilik
- Uğunmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katılmak, Savsaklamak
- Maden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esrar, Metal, Mineral, Mızrap, Uyuşturucu
- Razı Salmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gönlünü Etmek
- Dayanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaslanmak, Abanmak, Çullanmak, Çekmek, Dinmek, Durmak, Gelmek, Gitmek, Götürmek, Güvenmek, Hazmetmek, Sabretmek, Ulaşmak, Varmak, Yetişmek, İstinat Etmek, İptina Etmek, Mukavemet Etmek, Tahammül Etmek
- Yolcu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçici
- Siret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaradılış, Yaşamöyküsü
- Sürücülük Vesikası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ehliyet
- Rençper kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çiftçi, Irgat, Gündelikçi, Eğner, Tarım İşçisi
- Moruk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşlı, Baba, İhtiyar, Koca
- Hamile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gebe, Yüklü
- İlmühaber kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alıt, Hal Kağıdı
- İstihkâmcılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstihkâm
- Dursuz Duraksız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durmadan
- Atıfet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağış, İhsan, Lütuf
- Eski kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çaput, Emektar, Ezelî, Külüstür, Paçavra, Sabık, Deneyimli, Tecrübesi Olan
- İcmal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterge, Özet
- Yağday kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durum, Hâl, Vaziyet
- Dil Cambazı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hatip
- Ezber Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ezberlemek
- Deneme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tecrübe, Test, Deneyim, Sınama
- Hata kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Galat, Günah, Kusur, Suç, Yanılgı, Yanlış, Yanlışlık, Zühul, Ağdık, Yanılma
- Terkidünyalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnziva
- Mitoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşeyli
- İstemeyerek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gönülsüz, Zoraki, Zorla
- Söz Açmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bahsetmek
- Emlak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yurt, Taşınmazlar, Gayrimenkul
- Kebap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanık
- Özek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koçan, Merkez, Yürek, Çekirdek
- Saadetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutlu
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü