Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Ilıtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ilıklaştırmak, Ilıştırmak
- Çal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kır, Taşlık Yer, Çıplak Tepe
- Kalmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kala
- Kavlen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sözle
- Torpil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arka, Havadar, Kömek
- Daylak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıplak
- Yüzlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaplamak
- Saltık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salt, Mutlak; Azat, Hür
- Meşveret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Danışım
- Yolcu Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göndermek
- Münhezim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmuş
- İstisna kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıksılık, Ayra, Ayrama, Ayrı Tutma
- Zarar Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yitirmek, Kaybetmek
- Flu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulanık
- Eyalet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşra, Vilayet
- Ölçüşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılaştırmak, Mukayese Etmek, Yarışmak, Müsabaka Etmek
- Taht kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Divan, Sedir
- Dispanser kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakımevi, Sağlık Evi
- Rezidans kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konut
- Avarız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Engebe
- İrmik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İri Un, Yarma
- Elden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğrudan, Hemen
- Üleştirmeler kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tevziat
- Müşavere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstişare
- Kümebulut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kümülüs
- Körlemeden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilmeden
- Sismometre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Depremölçer
- Recim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşlama, Taşa Tutma
- Muhasebe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saymanlık
- Gözü Sulu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gevrek, Nazik Yürekli
- Kutsal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mukaddes, Mübarek, Kutsi
- Gaita kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dışkı
- Bungunluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı
- Taramak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süzmek
- Muktebes kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alıntılanmış
- Bahsetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşmak, Söz Söylemek, Söz Etmek, Temas Etmek
- Tayf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görüntü, Hayalet, Ruh
- Tahattur Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hatırlamak
- Gurbetçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yadelci, Elgin
- Uğramak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakınından Geçmek, Aniden Çıkmak, Düşmek, Sarkmak, Tutmak, Yaklaşmak
- Ya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bes, Evet, Veya
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü