Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Hariciye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dış İşleri, Haricî İşler, Dışsal, Dış Hastalıklar
- İğrenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkrah
- Farklanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temayüz
- Falsolu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanlış
- Kapsama Alanı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhata Dairesi
- Zılgıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkışma, Azarlama
- Hepatit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarılık
- Molla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hoca, İmam
- Yığma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karma
- Klişeleşme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kipleşme
- Tüccar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tecimen, Tacir
- Olağandışı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pek Olağanüstü, Harikulade
- Çakır Pençe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Becerikli
- Havaneli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Havandeste
- Karartmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakmak
- Ölmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçinmek, Gitmek, Göçmek, Solmak, Yürümek
- Baba Tatlısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şambaba
- Bozyel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lodos
- Tekinsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tabu
- Hava Taşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gök Taşı
- Toreador kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boğa Güreşçisi
- Sarkık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarkmış, Sölpük
- Esindirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlham Etmek
- Ayarlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dakikleştirmek, Köklemek
- Küçükayı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dübbüasgar
- Bade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süci, İçki, Şarap
- Parazit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asalak, Cızırtı, Tufeyli
- Rüçhan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üstünlük, Öncelik, Yeğlik
- Hane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basamak, Ev, Göz, Konut
- Libye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Börülce
- Pestenkerani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saçma, Değersiz, Önemsiz
- İstikamet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rota, Yön
- Ulaştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İletmek
- Sükûn kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durgunluk, Sükûnet, Dinme, Dinginlik, Devinimsizlik
- Cürüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suç, Yanlışlık, Kusur, Hatadan Doğan Durum
- Şaşaalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parıltılı, Görkemli, Gösterişli
- Sulta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetke, Otorite
- Org kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erganun
- Kuş Beyinli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptal
- Yatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulunmak, Eğilmek, Uyumak, Çalışmamak, Bilerek Yenilmek, Şike Yapmak
- Yumuşak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hafif, Hoş, Müsamahakâr, Sessiz, Tatlı, Uysal
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü