Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Hangi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ne
- Tavşankulağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buhurumeryem, Siklamen
- Self Servis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seçal
- Hit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözde
- İade Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaytarmak
- Bilirkişi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzman, Eksper, Ehlihibre, Ehlivukuf
- Mirat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayna
- Kovalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzlemek, Koşmak, Kovmak, Takip Etmek
- Tuzağa Düşürmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aldatmak
- Acaba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acep, Göresin, Kuşku, Şüphe
- Yazı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ova, Düz Yer, Ova, Kır, Alfabe, Yazma İşi, Makale, Yazgı, Hat, Mektup, Kader
- Cesim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, İri, Kocaman
- Badana kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahek
- Oğul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Velet
- Soygunçu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şaki
- Kaçıngan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekingen
- İhsanıhümayun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödül, Rütbe
- Öbek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deste, Grup, Küme, Yığın, Takım
- Ülfet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görüşme, Tanışma, Alışma
- Vuruşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çarpışmak, Savaşmak, Dövüşmek
- Hizip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölüntü, Deste, Grup, Kısım, Tayfa, Bölük, Klik
- Enformasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salıklaşma, Salıklaşım, Bilişim, Haberleşme, Danışma, Tanıtma
- Dağıtıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müvezzi; Distribütör
- Çeper kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çit, Zar, Cidar
- İşletmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstismar Etmek, Kullanmak
- Necdet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yiğitlik
- Irk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soy
- Kılçıklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çapraşık, Karışık
- Folk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halk
- Uçantop kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Voleybol
- Ceza Atışı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Penaltı
- Estelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abide, Anıt, Yadigâr
- Şarlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şarıldamak
- Ekşimek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmak, Kesilmek, Kıçkırmak, Sırnaşmak, Somurtmak, Turşumak, Utanmak
- Santimantal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duygusal, Duygulu, Hassas
- Düzmecilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sahtekârlık
- Yiyecek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azık, Gıda, Rızık, Taam, Kayıt, Mekulat
- Hakça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğrulukla
- Meraret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acılık
- İhtilaç Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çırpınmak
- Alacakarga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saksağan
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü