Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Necdet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yiğitlik
- Hediye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Armağan, Fiyat, Hatıra
- Medeni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kültürel, Uygar
- Gösterge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirti, İm, İşaret, Nişan, İndikatör, Müşir, Belirtke
- Zühre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çolpan, Çoban Yıldızı, Venüs
- Mermi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gülle, Kurşun
- Kornea kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saydam Tabaka
- Günlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tarihli
- Müthiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görkemli, Korkunç, Şaşılacak
- Ağır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kiloca Fazla, Değerli, Güç, Yüklü, Yavaş, Yoğun, Ağırbaşlı, Alçak, Ciddi, Çetin, Dokunaklı, Gösterişli, Güç, Kırıcı, Korkulu, Oturaklı, Tehlikeli, Vahim, Veznin
- Pus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buğu, Sis, Ağartı
- Tenezzül Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Layık Bilmek, Layık Görmek
- Seslenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hitap, Nida
- Difraksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırılım
- Pürüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Engel, Kusur, Güçlük, Kabarcık, Çıkıntı, Gedik
- Sabitleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tespit
- Korsan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deniz Haydutu
- Elhak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğrusu, Gerçekten
- Encümen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurul, Komisyon, Yarkurul, Komite
- Teşvik Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kışkırtmak
- Komutanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kumandanıık
- Savlet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hamle, Atılış
- Tamamlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitmek, Olmak
- Ortaklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İştirak, Şeriklik, Şirket
- Yayılma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstila
- Türedi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zıpçıktı
- Sözünübilmez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Patavatsız
- Zincir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağ, Demir Bağ, Pranga
- Otobiyografi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öz Geçmiş, Öz Yaşam Öyküsü
- Yasama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanunvericilik, Teşri
- Öğle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gün Ortası, Öğlen, Öğle Vakti, Günorta, Öğle Ezanı, Öğle Namazı
- Hedef kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amaç, Erek, Garaz, Gaye, Maksat, Uğur, Ülkü
- Zahmetsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emeksiz, Çabasız, Kolay
- Galip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yenen, Üstün, Baskın, Üstün Gelen, Yenici
- Rüya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düş, Hayal, Umut
- Yer Yuvarı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dünya, Yerküre
- Düdük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaval
- Yüz Sathı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüz Ölçümü
- Kâhinlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kehanet
- Geçerli Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşmak
- Terapi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağaltım, Tedavi
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü