Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Soygunu ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Müzaheret Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Desteklemek
- Kayınpeder kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynata
- Böbür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kibir, Leopar
- Güvenç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güven, İtimat, Kıvanç
- Çalap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Allah, Mevla, Tanrı
- Güzeşte kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçmiş
- Korkulmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korkmak
- Bodur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tıknaz, Bacaksız, Bastıbacak, Bücür, Alçakboylu, Cırttan, Kısaboy
- Ceren kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ceylan
- Mübayaa Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Satın Almak
- İnkılâp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dönüşüm, Devrim, Islahat, İyileştirme, Reform, Geçiş, Evrim
- Bade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süci, İçki, Şarap
- Dahiyane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dahiye Yakışır Biçimde, Dahice
- Edep Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkılmak, Utanmak
- Kraliçe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ece
- Lahzada kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak
- Tazminat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödence
- Olası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mümkün, Muhtemel
- Peşinden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ardından
- Tesahup Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benimsemek
- Ekip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Grup, Kol, Takım, İş Takımı
- Südremek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarhoş Olmak, Esrimek
- Yem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olta
- Tutunmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkışmak, Dayanmak, Direnmek, Kullanmak, Sataşmak, Yerleşmek
- Kuyu Anası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öcü, Umacı
- Hisar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duvar, Küçük Kale, Kermen, Germen
- Kondansör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoğuşturaç, Yoğuşturucu
- Yavanlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yozlaşmak
- Muamele kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alışveriş, Davranış, İşlem, Yol, Yöntem, İz
- Silkmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarsmak
- Kuzguni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kara
- Hamilelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gebelik
- Yoğun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesif, Sıkışık, Kalabalık, Dolu, Ağır, Çok, Derin, İri, Kaba, Kalın, Koyu, Sıkı, Şişman, Tombul
- İhtiyar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karı, Koca, Moruk, Pir, Seçme, Yaşlı, Kocamış, Erkinlik, Özerklik
- Mersiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağıt, Sagu
- Ziyade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daha Çok, Fazla, Artık
- Tanzim Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıralamak
- Eğreti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Geçici, Muvakkat, Muvakkati, Öteri, Takma, Üstünkörü, Yararsız, Uyumsuz, Yakışmamış
- Aş Damı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutfak
- Soysuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cibilliyetsiz, Alçak, Asılsız, Nesilsiz, Pespaye, Dejenere, Ahlaksız
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü