Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Formasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biçimlenme, Yetişim
- Tevellüt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğma, Doğum
- Boydak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bekâr, Serbest, Yalnız
- İzolasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalıtım, Tecrit
- İç Sürme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İshal
- Serhat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sınır Boyu, Hudut, Sınır
- Muhit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevre, Etraf, Hava, Ortam, Vasat, Yöre, Saran, Çevreleyen
- Konakçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konak, Mihmanhane, Otel
- Ders kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgi Verme İşi, Çimke, Öğüt, İbret, Öğretici İz, İhtar, Muhazara
- Yasamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşride Bulunmak
- Kıygınlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mağduriyet
- Morarmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göğermek
- Şahap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akan Yıldız, Ağma
- Albenili kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zarif
- Tabiatüstü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğaüstü, Fevkettabii
- Dikiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakma, Gözetleme, Erkete
- Sürür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevinç
- Ceza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eziyet, Müeyyide, Yaptırım
- Hayalperest kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşsever, Düşlemci
- Çakır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şarap
- Saprofit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çürükçül
- Vehleten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın
- Uyak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kafiye
- Otlak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaylak, Salmalık, Mera
- Velinimet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ana, Halaskâr, Hami, Havadar, Bağışçı
- Torba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Poşet
- Arzuhal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilekçe
- Geçerlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Revaç
- Andropoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaş Dönümü
- Geçim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşma, Uyuşma, Maişet, Dolanma, Uyum
- Rücu Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayıtmak
- Viyolonist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kemancı
- Müttefik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birleşik, Bağdaşık, Bağlaşık, Oyda Bir
- Kefenlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekfin Etmek
- Küfran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nankörlük
- Süpürmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalmak, Kovmak, Tüketmek
- Görenek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Töre, Âdet, Görgü
- Teşkil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oluşturma, Oluşum
- Sabankıran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayışkıran
- Pek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çok, Dayanıklı, Katı, Sağlam, Sert, Sıkı
- Süfli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adi, Alçak, Aşağı, Aşağılık, Bayağı, Kılıksız, Pis Kılıklı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü