Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Fedai kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koruma
- Dönüşüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahavvül; İnkılap
- Çarpıtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saptırmak, Eğriltmek, Yamultmak
- Faaliyetler kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ameliyat
- Serdar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkomutan, Başbuğ
- Televizyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzleç, Sınalgı
- Gittikçe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tedricen
- Sekans kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrım, Dizi
- Tıpkıbasım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Faksimile
- Patavatsızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gaf
- Sübyan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çocuklar
- Davranım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Davranış
- Uçuçböceği kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğurböceği
- Yanında kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birlikte
- Cıvıl Cıvıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Canlı, Kalabalık, Neşeli
- Tehlikeli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağır, Ciddi, Korkulu, Kötü, Netameli
- İmgeleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahayyül
- Nişane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nişangah, Hedef, Eser, İz, Belirti
- Macun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mala
- Ümran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayındırlık
- Yarın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sabah
- Mütevazı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alçak Gönüllü, Kurumsuz; Gösterişsiz
- Turist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezgin, Seyyah
- Ziftlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yemek
- Çağrı Cihazı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağrı
- Yağday kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durum, Hâl, Vaziyet
- Hesap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aritmetik, Durum, Tahmin, Tutum, Oranlama, Tasınlama, Tasavvur
- Nostaljik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eslemli
- Aktiflik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etkinlik
- Anafor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazanç, Çevrinti, Çevri, Burgaç, Girdap
- Teşkilatlandırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örgütlemek
- Yüce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulu, Büyük, Ulvi, Yüksek
- Kokmuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz, Miskin, Tembel, Kokuşuk
- Barbar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlkel, Uygarlaşmamış, Kaba, Kırıcı, Acımasız
- Şaban kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Saf
- Koskoca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muazzam, Çok Büyük
- Mübalağa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abartma, Abartı
- Zorunluluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mecburiyet, Zorunluk, Zorunlu Olma, Mecburluk, Mecburilik, Zaruret, Iztırar, Zarurilik
- Dipdam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hapishane
- Kâtip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sekreter, Yazman
- Gıdık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerdan
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü