Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Diklenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşı Gelmek, Kafa Tutmak
- Bürümek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Basmak, Kaplamak, Örtmek, Sarmak, Tutmak, İstila Etmek
- Yankılanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksetmek, Aksiseda Vermek
- Dinleme Salonu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oditoryum
- Çap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aykırı, Bozuk, Dolaşık, Eğri, Ölçek, Kutur, Ölçü, Değer
- Oya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tentene, Dantel
- Şölen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şenlik, Ziyafet, Ağırlama
- Hümanizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adamcıllık
- Sevmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gönül Vermek, Hoşlanmak; Okşamak
- Bocalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karıkmak, Şaşmak
- Susta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yay
- Kıraat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Okuma
- Telemekanik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzaktarım
- Sinirli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asabi, Huysuz, Gergin
- Dost kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arkadaş, Yâren, Gönüldaş, Yoldaş, Zamazingo, Bacanak, Sevgili, Yâr, İçten Seven, Oynaş
- Manca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yiyinti, Yiyecek
- Sarf Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dökmek, Harcamak, Kullanmak, Tüketmek
- Muadele kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beraberlik, Denklem
- Format kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biçim, Boyut
- Şakayık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelincik
- Gündüzsefası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kahkaha Çiçeği
- Takdim Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sunmak, Tanıştırmak, Tanıtmak
- Bağnazlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taassup, Geri Kafalılık
- Kovuşturmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takip Etmek
- Afi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösteriş, Çalım, Caka, Fiyaka
- Eğmeç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kavis
- Layık Bilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tenezzül Etmek
- Farımak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eskimek, İhtiyarlamak, Kocamak, Usanmak, Vazgeçmek, Yaşlanmak, Yıpranmak, Yorulmak
- Saye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gölge, Yardım
- Oldukça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayağı, Epey, Nispeten, Hayli
- Kalorifer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Radyatör
- Dükkâncı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Satıcı, Bakkalcı, Esnaf
- Zebunlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zayıflamak
- Kart kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşlı, İhtiyar, Bayat, Kartpostal, Köhne
- Kaşındırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Isırmak, Yemek
- Oğul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Velet
- Çoğaltmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artırmak, Beslemek
- Fobi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ürkü, Korku, Yılgı
- Virajlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dönemeçli
- Leh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onun İçin, Onun Tarafın; Ondan Yana
- Olguculuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pozitivizm
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü