Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Ciltçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mücellit
- Fenomen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olgu, Görüngü, Olay
- Başı Dumanlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarhoş
- Yarbay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaymakam
- Teneffüs Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşamak
- Kaside kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Samav
- Yumuşaklaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yumuşamak
- Yoğurt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katık
- Kaynama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Feveran, Galeyan, Kaynak
- Cüretli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pervasız, Yürekli
- Hezimete Uğratmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çommak, Ezmek, Sindirmek, Yenmek
- Kodes kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hapishane, Cezaevi, Tutukevi, Karakol
- Tuf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yuf
- Dren kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ark
- Ayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belli, Açık
- Dermansız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güçsüz, Halsiz, Yorgun Argın, Bitik, Takatsiz, Bitkin, Kof
- Asalet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soyluluk, Asillik, Alicenaplık, Neciplik
- Havari kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yardımcı
- Melike kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadın Hükümdar, Padişah Karısı, Kraliçe
- Kendince kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçin
- İnceltmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Törpülemek
- Namlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ünlü
- Belli Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tayin Etmek
- Ezme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kahır
- Buzdolabı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soğutucu, Frijider, Buzlatka
- Podyum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüksekçe Yer, Seki
- Taşeron kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkinci Üstenci
- Kanun Maddesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bent, Fıkra
- Söz Açmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bahsetmek
- Gözlemci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müşahit
- Karakulak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emir Çavuşu, Haberci
- Harbi Deste kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müfreze
- Arı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duru, Temiz, Saf, Katışıksız, Katkısız, Halis, Öz, Salt
- Yıldız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baht, Kuzey, Şans, Talih, Sitare, Seyyare, Star
- Ruzname kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gündem
- Tallahi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vallahi
- Sual kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soru
- Caka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösteriş, Çalım, Fiyaka, Kabadayılık
- Dayanıklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağlam, Metin, Devamlı, Dözümlü, Güçlü, Pek
- Umursamamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savsaklamak
- Vermemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü