Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Bebek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bebe, Körpe, Çağa
- Tabip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hekim, Doktor, Sağaltman, Sagan
- Çıngı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elektrik, Kıvılcım, Parça, Zerre
- Ulam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nicelik, Nitelik, Zümre, Grup, Kategori
- Sadaka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yardım
- Münhasır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahdudiyetli, Mahsus, Mahsusi
- Kısık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağır
- Kayağantaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arduvaz
- İşaret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İz, Alamet, Bel, Belirti, Damga, Delalet, En, Eser, Gösterge, İm, Koku, Nişan, Anlamlı İz
- Hareketli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devinimli, Aktif, Atak, Canlı, Faal, Kıvrak, Oynak, Devingen, Müteharrik
- Mülki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sivil
- Kazıbilim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arkeoloji
- Ortam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âlem, Ara, Dünya, Hava, Kucak, Muhit, Vasat, Zemin
- Santralci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Santral
- Senkronize kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşanlı
- Aşçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahçı, Aşpaz, Lokanta
- Tecrübe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deneme, Deney, Deneyim, Sınama, Görgü
- Yoğaltıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tüketici
- Övünme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gurur, İftihar, Kıvanç, Övünç
- Fuzuli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yersiz, Gereksiz, Boşuna, Haksız, Sürevsiz
- Bilgisizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cehalet
- Eşlek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekvator
- Darıdünya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dünya, Yeryüzü
- İvmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabuk Davranmak, Acele Etmek
- Duş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Su Dökünme
- Muhterem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hürmetli, Saygıdeğer, Sayın
- Atılgan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Girişken, Korkusuz, Cüretkâr, Acar
- Partner kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Ortak
- Kumsal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıyı, Plaj, Sahil, Kumluk
- Pusarık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Puslu, Serap
- Açımlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşrih Etmek, Şerhetmek
- Maytap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Havai Fişek
- Bulanıklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesafet
- Soraltı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soruşturma, Anket
- Kofluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahmaklık, Bilgisizlik, Güçsüzlük
- Acı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzüntü, Izdırap, Istırap, Keder, Ağır, Ağrı, Ateş, Azar, Çığlık, Dağ, Dokunaklı, Elem, Eziyetli, Felaketli, Göbüt, Kaba, Keskin, Kırıcı, Kötü, Kubat, Meşakkatli, Yara, Zehir, Zehirli
- Sismometre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Depremölçer
- Tripleks kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üç Katlı
- Telâş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Endişe, Kargaşa, Kaygı, Sıkıntı, Tasa, İvecenlik
- Vefakâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vefalı
- Emreylemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buyurmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü