Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Baysal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rahat, Duru, Asude
- Asileşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkaldırmak, İsyan Etmek
- Ahit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ant, Antlaşma, Yemin, Devir, Zaman, Söz Verme
- Şöhretli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanınmış, Ünlü
- Dağıtık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarhoş
- Eften Püften kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıksız, Derme Çatma, Çürük, Değersiz
- Gladyatör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dövüşçü
- Erteleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tecil, Tehir, Talik
- Daru kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlaç
- Sorumluluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boyun, Günah, Mesuliyet, Sorum
- Yöneltme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tevcih
- Ayrıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Detay, Teferruat, Tafsilat, İlim, İncelik
- Deyim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tabir
- Yapamamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalmak
- Emniyet Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güvenmek
- Bek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katı, Sağlam, Sert
- Mahkeme Kararı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hüküm
- Kroki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taslak
- Şart Şurt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kural
- Ulusalcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Milliyetçi
- Demagogluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demagoji
- Orta Mektep kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortaokul
- Ergene kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maden Yeri
- Telaşsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soğukkanlı
- Buzkaymak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dondurma
- Baba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ata, Büyükbaba, Dede, Moruk, Peder, Çatı Merteği, Çok Kaliteli, Üstün Nitelikli, Omurga Direği, Tırabzan Başlığı, Mafya Babası
- Naşi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ötürü
- Valide kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ana, Anne
- Donanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deniz Gücü
- İptal Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak
- Adliye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yargılık
- Burcu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Itır, Güzel Koku
- Kusurlar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taksirat
- Mahveden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tüketici
- Menopoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âdetten Kesilme, Yaş Dönümü, Âdetgörmezlik
- Kıyaslamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılaştırmak, Mukayese Etmek, Oranlamak, Salıştırmak
- İhtiyar Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşlanmak
- Muhteviyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçindekiler
- Tahrip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıkma, Yıkım, Bozma, Kırıp Dökme, Yıkımlama
- Sömürmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstismar Etmek, Kullanmak
- Düzgün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyi, Mazbut, Muntazam, Beste, Düstur
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü