Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Atalar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ecdat
- Himaye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korunma, Esirgeme, Gözetme, Kayırma, Elinden Tutma
- Kâğıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pusula, Tezkere
- Dalya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıldız Çiçeği
- Hemşehrilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Memleketlilik, İldeşlik, Bölgedeş
- Muştuluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müjde
- Antre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Giriş, Girek
- Daha Bir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değişik, Farklı
- Daraltmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kasmak, Kısıtlamak, Kısmak
- Gurbet Acısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı
- Riya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkiyüzlülük
- Hayın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hain
- Kaynar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynak, Pınar
- Sağlıcakla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağlık ve Esenlikle
- Giysi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkarmak, Çul, Don, Elbise, Entari, Giyecek, Giyim, Kıyafet, Paltar, Üst, Üzeri, Libas
- Kasr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köşk
- Yağmur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rahmet, Bereket, Bolluk, Çokluk, Siper, Yağış
- Yakıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etkili, Dokunaklı, Yakan
- Müptela Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alışmak, Düşmek
- Terütaze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Körpe
- Enselemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakalamak, Tutmak
- Tahsil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı (Para) Alma, Toplama; Öğrenim, Öğretim
- Presleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıştırma
- Velespit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bisiklet
- Sekmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basamak, Tabure
- Açıklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aleniyet, Uzaklık, Mesafe, Aydınlık, Çıplaklık, Genişlik, En, Mesafe, Sarahat, Vuzuh, Duruluk, Ara
- Cep Faresi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yankesici
- Sıfat Fiil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortaç
- İzahat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıklama
- Yutturmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aldatmak
- Spermatozoit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tohum
- Mümasil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benzer
- Kıskı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kama, Takoz
- Düşünmeden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ezbere, Gözü Kapalı
- Alamet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirti, İz, İşaret, İm, Nişan, Emare
- Yakınlarında kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğru
- Okul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mektep, Meslek
- Çatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşmak, Erişmek, Hücum Etmek, Karşılaşmak, Rastlamak, Ulaşmak, Vasıl Olmak
- Döl Eşi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Son
- Teklifli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önerili
- Mükedder kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kederli, Üzgün
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü