Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Olabilirlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmkân, Olanak, İhtimal, Olasılık
- Kiler kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ambar, Dolap
- Öfke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ateş, Gazap, Hiddet, Hırs, Hışım, Sinir, Kızgınlık
- Sırıklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalmak
- Peşinen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önceden
- Haça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çatal
- Pille kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kademe
- Katmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eklemek, Beslemek, Karıştırmak, Koymak, Salmak, Ulamak, Vermek, İlave Etmek
- Eşleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çiftleşmek
- Diyalog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşma, Anlaşma, Karşılıklı Konuşma
- Söze Bakan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uslu, Uysal
- Redüksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İndirgeme
- Ongun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Verimli, Ağaç, Bayındır, Bol, Kutlu, Mesut, Mutlu, Totem, Arma, Bereketli, Feyizli, Mübarek
- Avrat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Hanım, Kadın, Karı
- Dayı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arka, Cesur, Havadar, Kabadayı, Yiğit
- İstinat Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanmak
- Abes Yere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşuna
- Köklemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayarlamak
- Rastık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürme
- Diploma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeterlilik Belgesi, İcazet, Lisans Belgesi, İcazetname, Şahadetname
- Yanaşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutma
- Batar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zatürre
- Çalışkanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Faaliyet
- Mutlakiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saltçılık
- Kulaklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazan
- Dirgen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çatal
- Çarpık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğri, Eğri Büğrü, Kötü
- Fasih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açık
- Argıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçit, Dağ Geçidi, Boğaz, Dağ Boğazı, Derbent
- Tekvin Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaratmak
- Yolkesen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Harami
- Diktafon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ünalga
- Görkem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Debdebe, Gösteriş, İhtişam, Şaşaa, Şatafat, Tantana, Haşmet
- Büyücek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İrice
- Hatırlatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anımsatmak, Uyarmak, İhtar Etmek, Deşmek, Okşamak, Söylemek
- Yuva kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ev, Barınak, Kreş, İn
- Dolunay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bedir
- Yeterli Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kifayet Etmek
- Şişkinlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tümsek
- Beyhude kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşuna, Yararsız, Anlamsız, Sonuçsuz
- Şişirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abartmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü