Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Bavurma ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Yamaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yan, Bayır, Huzur, Kat, Ön, Yakın
- Çete kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuldur Destesi
- Röfle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gölge
- Arttırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlave
- Kitapçık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Risale
- Düşürmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azaltmak, Dökmek, Sıyırmak
- Ütilitarizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yararcılık
- Navlun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gemi Kirası
- Oğul Otu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Melisa, Kovan Otu
- Boduç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bardak
- Militan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savaşkan
- Telaşsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soğukkanlı
- Çekyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanepe
- Korniş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğreti Pervaz
- Et kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ten
- Sakinlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakinleşmek
- İtfa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sönüm
- Medih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Övgü
- Kakavan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisiz, Budala
- Hazım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sindirme, Sindirim
- Hafta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yedil
- Silo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahıl Ambarı, Sarpın
- Bilinçli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şuurlu
- Akşama Kadar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akşamacan
- Tomruk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şalban, Tir
- Haklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hakkından Gelmek, Bozmak, Kırmak, Yenmek, Perişan Etmek
- Yeleken kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Havadar
- Karayandık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devedikeni
- Yezne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Damat, Enişte, Güvey
- Müsveddelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karalamalık
- Hat Çekmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çizmek
- Zail kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yok Olan, Ortadan Kalkan, Savulan
- Zehir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağu, Ağı, Sem, Acı, Keder, Ot, Sıkıntı, Zıkkım
- Hâlbuki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oysa, Oysa Ki, Aksine Olarak
- İğneli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dokunaklı, Kırıcı
- Arif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgili, Bilge, Sezgili, Bilikli, Anlayışlı
- Kesim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşma, Bölge, Bölüm, Endam, Kesit, Kısım, Parça, Pazarlık
- Kıraat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Okuma
- Sedimatolog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tortulbilimci
- Bildiriş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duyuru, İlan, Tebligat
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü