Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Alışma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyum, Isınma, İntibak
- Koku kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirti, İşaret, Itır
- Ara Bozuculuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fesat
- Rol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görev, İş Payı, Düzmece Davranış, Gösteriş
- Eser kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İm, İşaret, İz, Kitap, Ürün, Yapıt, Yayın, Belgi, Belirti
- Kastetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amaçlamak, Kıymak, Kötülük Etmek
- Mahpus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hapsedilmiş, Tutuklu, Hapis, Hapishane
- Galip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yenen, Üstün, Baskın, Üstün Gelen, Yenici
- Yağcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalkavuk, Yaltak, Yalaka
- Hallaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atımcı
- Garantör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güvenceci
- Bezmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bıkmak, Usanmak
- Layık Görmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tenezzül Etmek
- Revak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üstü Örtülü; Kemer Iltı, Sundurma, Saçak Altı
- Uzmanlaşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtisas
- Sislenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulanmak
- Sayfa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konu, Sahife
- Şığımak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pike Yapmak
- Lokanta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşçı, Aşhane, Restoran
- Muhbir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çuğul, Haberci, Jurnalci, Ele Veren, İhbar Eden
- Mutlakiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saltçılık
- Sistematik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dizgesel, Düzenlice
- Tamahkâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açgözlü, Hırslı
- Himaye Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esirgemek, Gözetmek, Kayırmak, Kollamak, Korumak
- Kötek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baston, Dayak, Sopa
- Ma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ve
- Ses kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Selen, Oy, Rey, Seda, Tavış, Ün, Yaygara
- Yıprak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eski
- Koşuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Manzume, Nazım, Koşma, Şiir, Türkü
- Telhek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Palyaço, Soytarı
- Pişmanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nedamet, Yeringenlik, İldimlik
- Suçüstü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cürmümeşhut
- Ulay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devam
- Taam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çeşni, Yemek, Yiyecek
- Arazi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alan, Saha, Yer, Yeryüzü Parçası, Yerey, Toprak
- Masör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ovman
- İman Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnanmak
- Esans kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koku, Itır, Ruh
- Döşekçe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Minder, Şilte
- Mamulat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ürünler, Mamul
- Zaman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vakit, Süre, Müddet, Devir, Dönem, Mevsim, Çağ, Bugün, Dakika, Devran, Gün, Saat
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü