Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Acıma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Merhamet, Rahim
- Tir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalas, Tomruk
- Öğretmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göstermek, İşlemek
- Kuvvetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demir, Güçlü, Keskin, Saygın, Üstelik, Üstün
- Yıkma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahrip
- Günorta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğle
- Nükûl Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Caymak, Kayıtmak, Vazgeçmek
- Kır Vermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırıtmak
- Özenilmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özenli, Mutena
- Lüzumlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerek, Gerekli, Lazım
- Bağlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevmek, Alışmak, İlişmek, Tapmak
- Yüce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulu, Büyük, Ulvi, Yüksek
- Münhezim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmuş
- Koşut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koşa, Paralel, Muvazi
- Salat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Namaz
- Türbülans kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Burgaç
- Dönüşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevrilmek, Dönmek, Girmek, Tahavvül Etmek
- Yere Devrilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşmek
- Sıfat Fiil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortaç
- İhya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Canlandırma, Diriltme, Dirim Verme; Geliştirme, Güçlendirme; Umut, Erinç Verme
- Kondansör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoğuşturaç, Yoğuşturucu
- Nehari kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yatısız, Gündüzlü
- Format kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biçim, Boyut
- Angaje Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlamak
- Devrolmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçmek
- Tırmıklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tırmalamak
- Kantitatif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Niceleyici
- Kusurlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eksik, Yarım Yamalak
- Döş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağır, Göğüs
- Kösele kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gön
- Çalışır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meşgul
- Tabiat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beğeni, Doğa, Haslet, Huy, Karakter, Mizaç, Yaradılış, Zevk
- Kronik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süreğen
- Adına kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hesabına, Namına, Yerine
- Sebep kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İllet, Menşe, Münasebet, Neden, Saik, Vesile, Gerekçe
- Takıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Obsesyon
- Meşgul Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakmak, Otlamak, Uğraşmak
- Kalımsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fani, Ölümlü
- Uçlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vermek
- Aramak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak, Yoklamak, Aktarmak, Bakmak, Beklemek, Özlemek
- Zerrin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarı, Altın, Sarı, Fulya
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü