Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Ağrı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Istırap, Acı, Sızı, Dert
- Şaklaban kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şakacı, Dalkavuk, Lağlağıcı, Şen, Güldürücü
- Tıraş Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazımak
- Pipet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kamış
- Zahmetkeş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emekçi
- Nal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takav, Taka
- Yüzükoyun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüzüstü
- Dublaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seslendirme, Sözlendirme
- Sülasi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üçlü
- Bürüme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstila
- Şifahen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağızdan, Sözle
- Vurulmuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutkun, Âşık, Meftun
- Yüğrük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevik, Güçlü
- Susmuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakit
- Omur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fıkra, Fikar
- Kahvedan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cezve
- Olgunluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekâmül
- Şövale kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bedizlik
- Girenlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Serinlemek
- İmparatoriçe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlhatun
- Hun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kan
- Dönme Kebap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döner
- Enlem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı En Dairesi, Paralel
- Proleter kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emekçi, İşçi
- Kazamat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cezaevi
- Istampa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Damgalık, Damga, Mühür
- Topallamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksamak
- Irgalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sallamak, Sarsmak; İlgilendirmek
- Beceriklilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ustalık, Hünerlilik, Maharetlilik
- Bebek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bebe, Körpe, Çağa
- Konson kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ünsüz
- Korku kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekinmek, Endişe, Tehlike, Vahşet, Kaygı, Muhatara
- Manzume kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koşuk, Dizge, Şiir
- Malikâne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köşk, Yurtluk
- Eda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hal, Davranış, Hava, İşve, Naz, Şive, Tavır, Verme, Ödeme
- İnme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Felç, Nüzul, Sekte
- İdarei Maslahat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oluruna Bağlama
- Kaşımak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak, İncelemek
- Samim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İç, Öz
- Sungur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akdoğan
- Topu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hepsi
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü