Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
İnşa Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikmek, Kurmak, Yapmak
- Art Arda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peş Peşe, Arka arkaya
- Vatandaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yurttaş, Tebaa, Uyruk
- Beri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bu Yana
- Mevkut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Periyodik, Süreli
- Çene kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çarık, Köşe
- Ahret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öteki Dünya, Öbür Dünya
- Tüp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tulum
- Plüralizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çoğulculuk
- Mütevazı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alçak Gönüllü, Kurumsuz; Gösterişsiz
- Kiliz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saz
- Kongre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurultay
- Yazıksız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Günahsız, Masum
- Gelişememek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küsmek
- Yetişmemiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gök
- Namzet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aday, Yavuklu
- Derme Çatma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz, Keyfiyetsiz, Uydurma, Üstün Körü, Bozuk Düzen, Önemsiz
- İhtilaç Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çırpınmak
- Kösteklemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bukağılamak, Engellemek
- Yaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ferace
- Değişmez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesin
- Vebal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Günah
- Öğrenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bellemek, Yetişmek
- Telaffuz Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söylemek
- Kıyasıya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korkunç, Müthiş
- Karacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Piyade Asker, Kara Çalan, Müfteri
- Güya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sanki, Sözde
- Broşür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kitapçık, Risale
- Düşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yuvarlanmak, İsabet Etmek, İtibarsızlaşmak, Alçalmak, Alışmak, Atlanmak, Azalmak, Bulunmak, Değmek, Eksilmek, Gitmek, İnmek, Kapılmak, Rastlamak, Uğramak, Vurmak, Yağmak, Yakışmak, Yıkılmak
- Sayışma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takas
- Birazdan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Az Sonra
- Çabalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ceht Etmek, Gayret Etmek, Çalışmak, Uğraşmak, Debelenmek, Yanmak
- Âdeta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sanki, Hemen Hemen, Bayağı, Basbayağı, Neredeyse, Enikonu
- Kepez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağ
- Reklamcılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanıtıcılık
- Göreceli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzafi, Nispi
- Marazlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hasta
- Hazandide kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Solgun
- Tevzi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağıtma, Üleştirme, Tevziat, Yaydırma, Yayma
- Pinpon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşlı
- Söylenegelmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Menkul
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü