Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
İlerlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelişmek, Kalkınmak, Yürümek
- Ole kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşa
- Atılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başlamak, Fırlamak, Hücum Etmek, Saldırmak
- Bakınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak
- Kızıştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Körüklemek, Pompalamak
- Başvurma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müracaat
- Asabileşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızmak, Öfkelenmek, Sinirlenmek
- Alaka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlgi, İlişik, Yakınlık, Bağlantı, Komünikasyon, Ulaşım
- Medya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Medya'nın eş anlamı yoktur, sözlük anlamı: İletişim ortamı, iletişim araçları, kitle iletişim araçlarının tümü.
- Bihaber kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Habersiz, Bilgisiz
- Girmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Başlamak, Bulaşmak, Buyurmak, Dönüşmek, Erişmek, Fethetmek, Geçmek, Girişmek, Kaçmak, Katılmak, Sığmak, Ulaşmak, Vurmak
- İtminan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güvenme
- Duyulan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahsus
- Sığırcık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekirgekuşu
- Kıl Kuyruk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çelimsiz, Zayıf, Züğürt
- Kamuflaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saklama, Gizleme, Alalama
- Esaslanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kökleşmek
- Birebir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygun
- Mefruşat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döşeme, Döşemelik
- Mahsuben kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hesabına
- Web Sayfası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tor Beti
- Platonik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Platoncu, Düşsevisel, Eflatuni
- Sarkaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kevgir, Rakkas, Pandül
- Elektronik Beyin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisayar
- Yazıksız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Günahsız, Masum
- Himaye Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esirgemek, Gözetmek, Kayırmak, Kollamak, Korumak
- Kamuoyu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Efkârıumumiye, Halkoyu
- Ahit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ant, Antlaşma, Yemin, Devir, Zaman, Söz Verme
- Örek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duvar, Yapı, Bina
- Nazik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saygılı, İnce, Kibar, Edepli, Efendi, Kritik, Narin, Tetik, Yepelek
- Natura kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğa
- Elhak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğrusu, Gerçekten
- Güçlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Canlı, Dayanıklı, Demir, Diri, Gürbüz, Kadir, Korkunç, Kudretli, Kuvvetli, Muazzam, Üstelik, Yüksek
- Büyüksemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzam Etmek
- Atışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tartışmak, Münakaşa Etmek
- Afili kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli
- Acıkmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acmak
- İyilikbilmez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nankör
- Değinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dokunmak, Temas Etmek, İlişmek
- Geçişli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tesirli, Nesneli, Müteaddi
- Yosma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Genç, Şen, Güzel, Taze, Fettan (Kadın)
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü