Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
tminan ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Matuf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yönelik
- Şandel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırtma
- Umum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahali, Bütün, Halk, Herkes, Kamu, Tüm, Hep
- Fail kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eylemci, Günahkâr, Mukassır, Özne, Eden, Yapan, İşleyen
- Hipopotam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Su Aygırı
- Müsennem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tümsek
- Ateşlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hararetlenmek, Isısı Artmak, Aşka Gelmek, Coşmak
- Helke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kova
- Fantezi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayale Dayanan Eser; Sınırsız Hayal, Düşlem
- Dürülmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katlanmak, Sarılmak, Toplanmak
- İçrek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saklı, Batini
- Paketlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaplaştırmak, Yakalamak, Yığıp Bağlamak
- Stajyerlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetişimcilik
- İşlev kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fonksiyon, Görev, Vazife, İş Görme Yetisi
- Çekinmezlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cesaret
- Şayi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaygın
- Dramatik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acıklı
- İstemeyerek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gönülsüz, Zoraki, Zorla
- Personalist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kişiselci
- Koltuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Destek, Makam, Sandalye
- Ök kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ana; Göğüs; Akıl
- Ezme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kahır
- Razı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygun Bulan, Benimseyen, İsteyen, Onaşmış, Onaşık
- Haraza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Kavga, Öfke, Sinir
- Özsu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usare
- Eleman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğe, Unsur
- Şabalıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kestane
- Kolonist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sömürgeci
- Duşaklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kösteklemek
- Salavat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salat
- Mevkute kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Periyodik
- Nida kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağrı; Haykırış; Ünlem
- Ödlek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korkak, Tabansız, Yüreksiz
- Himaye Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esirgemek, Gözetmek, Kayırmak, Kollamak, Korumak
- Pimpirik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Harap, Virane
- Asetat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saydam
- Tebarüz Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirmek
- İmleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İma
- Vurgulamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nazara Çattırmak, Belirlemek, Damgasını Vurmak
- Çarpınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çırpınmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü