Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Üstlenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taahhüt
- Hayli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birçok, Çok, Epey, Oldukça Çok
- İstimzaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoklama
- Virajlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dönemeçli
- Bayakki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deminki
- Engebelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Engebe
- Kolektif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortaklaşa; Ortaklık
- Evla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeğ, Daha İyi
- Kapasite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sığa, Yeti, İmkânlılık, Kabiliyet, Yetenek
- Devran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baht, Çağ, Dünya, Kader, Talih, Zaman, Yaşam Ve Evren
- Ulam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nicelik, Nitelik, Zümre, Grup, Kategori
- Memurluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emekçilik, Memuriyet
- Flu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulanık
- Ad Çekme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kura
- Seher kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tansal, Sabah
- Yıldırak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şimşek, Parıldayıcı
- Doğmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başlamak, Gelmek
- Hasiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etki, Haslet, Hassa, Huy, Mizaç, Yaradılış, Fayda, Yarar
- Sabahçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gündüzcü
- Akort kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Uyum
- Rakam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sayı, Miktar, Nicelik
- Beşeriyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnsanlık
- Tıkıldatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tıklatmak
- Fan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pervane, Vantilatör, Yelletke
- Muktezi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerekli
- Zıddiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çelişki, Tenakuz, Uyuşmazlık, Karşıtlık
- Duman Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak, Yok Etmek
- Çözmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halletmek, Kurtarmak, Açmak, Yeçmek
- Telesik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acele, Palas Pandıras
- Cansiperane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Canını Verircesine, Özveriyle
- Tepe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Höyük, Yığın
- Kadağan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Memnu, Yasak
- Halaskâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Velinimet
- Resmi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kamusal, Ciddi, Senlibenli Olmayan, Ormel
- Yurtlanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İskân
- Korkusuzluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yürek
- Teselli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avuntu
- Asmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutturmak, Sarkıtmak, Sallandırmak, Takmak, Boş Vermek, Ertelemek, Bırakmak, İdam Etmek, Çekmek
- Geçer Akçe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muteber
- Ahır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dam
- Kolye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boyunbağı, Gerdanlık
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü