Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Çakışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kenetlenmek, Bağlanmak
- Öngün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arife
- Nisa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadın
- Göl Ayağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayak
- Haberci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulak, Muhbir, Müzevir
- Şov kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösteri
- Antika kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eski, Tuhaf
- Haber Vermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salık Vermek
- Sanem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Burkat, Put
- Mineralog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bileşikbilimci
- Kuldurbaşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elebaşı
- Beyaz Perde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sinema
- Çevrilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dönüşmek
- İnanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilmek, Güvenmek, Kani Olmak, Yutmak, İman Etmek
- Çekecek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kerata, Tabankeş
- Haricî İşler kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dış İşleri, Hariciye
- İzzetüikbal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saygınlık
- Sinirlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asabileşmek, Kızmak, Köpürmek, Öfkelenmek, Feveran Etmek
- İz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alamet, Bulaşık, Çığır, Delalet, Emare, Eser, Kanıt, Nişan, Yer, İm
- Nesib kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soylu
- Tekre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolay, Çember, Etraf
- Dumanlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sisli, Bulanık, Puslu, Sarhoş
- Resmetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çizmek, İşlemek
- Tekebbürlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kasıntı
- Marşandiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yük Katarı
- Teşhir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterme, Sergileme, Dile Düşürme
- Yamyam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adamyiyen, Vahşi, Yabani
- Yünül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeğni, Hafif
- Bitimsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sonsuz, Sonuçsuz, Neticesiz, Sınırsız
- Topless kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üstsüz
- Ayırtman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eksper, Ehlivukuf, Mümeyyiz
- Ellemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dokunmak, Değmek
- Beher kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Her Bir
- Temaşacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seyirci
- Sevk Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göndermek, Götürmek, İtmek, Sürüklemek
- Ahşa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağır
- Bırakmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yılmak, Artırmak, Boşamak, Bozmak, Dökmek, Geçmek, Koymak, Saklamak, Salmak, Terk Etmek, Unutmak
- Halis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temiz, Katışıksız, Arı, Saf, Katkısız, Süzün
- Munis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevimli, Uygun, Uysal, Alışılan, Cana Yakın, Adamcıl
- Minkab kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Burgu
- Sınaat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zanaat
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü