Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Telhis Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özetlemek
- Muhtelit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karma
- Haber kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Havadis, Bilgi, Salık, Söylenti, Sorak, Yenilik, Yüklem, Salkı, Uçar
- Bilim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgi, İlim, Marifet
- Avutmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yatıştırmak, Oyalamak, Ağlamasını Önlemek, Kandırmak, Aldatmak
- Nazenin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Narin, İnce
- İstifra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kusma
- Algın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cılız, Vurgun, Zayıf
- İzam Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abartmak
- Bunluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buhran, Bunalım, Sıkıntı
- Bilişmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğrenmek
- İliştirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asmak, Takmak
- İlkokul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İptidai Mektep, İlk Mektep, İptidai, Beş
- Tavassut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aracılık, Ara Bulma, Araya Girme, Aracılık Etme
- Bakanlar Kurulu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hükûmet
- Sadelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalınlık
- Sıkıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kasvet, Meşakkat, Ruhsal Yorgunluk, Sendrom, Cefa, Çile, Düşünce, Ezgi, Eziyet, Fırtına, Gaile, Hâl, Hüzün, Kahır, Kambur, Karanlık, Keder, Kor, Külfet, Mesele, Mihnet, Problem, Rahat, Sancı, Sorun, Usanç, Zaruret, Zehir, Zor, Tedirginlik, Eza
- Makber kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabir, Mezar, Sin
- Cebi Delik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savurgan
- Hışır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Sersem
- Safiha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnce, Levha
- Gümrahlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bolluk
- Hasretmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vermek
- Haşat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitkin, Bozuk, Kötü, Yorgun
- Entegre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tümleşik, Bütünleşik
- Kurusıkı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Blöf, Korku
- Zarar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ziyan, Mazarrat, Dokunca, Hasar, Hüsran, Zayiat, Eksilme
- Yakışık Almamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerinde Olmamak, Uygun Düşmemek
- Dörtkenar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dörtgen
- Hava Taşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gök Taşı
- Ahvalat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vukuat
- Tediye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödeme
- Açım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açma
- Medar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dönence, Dayanak, Yardımcı
- Mantalite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlayış
- Adaklanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nişanlanmak
- Haiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sahip
- Pekin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyice Bilinen, Muhakkak
- Cumartesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şembe
- Dayak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Destek, Dövme, Kötek, Mesnet, Rahle, Sopa, Sürgü, Vurma, Patak, Payanda
- Şığımak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pike Yapmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü