Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Ahvalat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vukuat
- Hariciye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dış İşleri, Haricî İşler, Dışsal, Dış Hastalıklar
- Yıldızlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açık, Duru
- Müfredat Programı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ders Programı
- Tersinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hiddetlenmek
- Pragmatizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yararcılık
- Abstreleştirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mücerretleştirme, Soyutlaştırma
- Konsey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurul, Şura
- Kasti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kasten
- Gaseyan Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kusmak
- Faydalanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yararlanmak, İstifade Etmek
- Galat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanlış, Uyduruk, Hata
- Tuzlubalgam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mayasıl, Egzama
- Katlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahammül Etmek, Dayanmak, Çekmek, Dözmek, Götürmek, Hazmetmek, Kaldırmak, Taşımak, Yutmak
- Çapan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulak, Postacı
- Yastağaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çapak Balığı
- Cinnet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delilik
- Gözetim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Himaye, Nezaret
- Ashap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sahipler, Sahabeler
- Hayat Hikâyesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öz Geçmiş
- Şapşal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Budala, Özensiz
- Baldırı Çıplak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşsiz, Serseri, Şirret
- Tekabül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılık Olma, Karşılama
- Mülakat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görüşme, Musahabe, Söyleşi, Buluşma, Kavuşma, Konuşma
- Muzır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zararlı, Yaramaz
- Şişik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabarık, Şiş
- İzinli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mezun
- Dalavereli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çirkin
- Topograf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerbetimci
- Mahcur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kısıtlanmış, Kısıtlı
- Sürüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Revaç, Tedavül, Versiyon, Emisyon
- Ağa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağabey, Koca
- Kafes kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hapishane
- Teali kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yükselme, Yücelme
- Olu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vuku, Sayruret
- Kırılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alınmak, Azalmak, Darılmak, Gücenmek, İçerlemek, İncimek, İncinmek, Sınmak, Yatışmak
- Sefir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyükelçi, Elçi
- Sömürmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstismar Etmek, Kullanmak
- Oy Vermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rey Vermek, Ses Vermek
- Tenasül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üreme
- Çökmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıkılmak, Oturuvermek, Basmak, Batmak, Çömelmek, Çürümek, Göçmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü