Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
San kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mertebe, Şan, Şöhret, Unvan, Ün
- Tahriş Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurcalamak, Tırmalamak, Yakmak
- Yıprak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eski
- Stratejik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önemli
- Diktacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buyrukçu
- Tebessüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gülümseme, Gülücük
- Okumak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kavramak, Küfretmek, Sövmek
- Gücenmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırık
- Beribenzer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alelade, Bayağı, Sıradan
- Stadyum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Spor Alanı
- Kedersiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acısız, Tasasız
- Bonkör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cömert, Eli açık, İyi Yürekli
- Başına Buyruk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağımsız, Özgür
- Yani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şu Ki, Demek, Bu Demek Ki, Şu Demek Ki, Sözün Kısası, Doğrusu
- Mesut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutlu, Ongun, Saadetli, Berhudar, Bahtiyar
- Tehcir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürme, Göçürme
- Şak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarma, Yarılma, Yarık, Çatlak
- Sahip Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazanmak, Sağlamak, Yapmak
- Adlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ünlü
- Kutsama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takdis
- Utarit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Merkür, Arzıtilek
- Müsveddelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karalamalık
- Paravan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örtü, Perde
- Yarışma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müsabaka, Rekabet, Yarış, Yarışım, Telâhuk
- Ana Deniz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Okyanus
- Sıvık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vıcık Vıcık
- Portatif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşınabilir, Gezer, Gezici, Seyyar
- Telesik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acele, Palas Pandıras
- Yazılma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayıt
- Beraat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arınma, Aklanma
- İçtimai Fikir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Efkârıumumiye
- Uyanık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözü Açık, Açıkgöz, Agâh, Ayık, Kurnaz, Tetik
- İnsancı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnsancıl
- Harir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İpek
- Yiğit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yürekli, Cesaretli, Delikanlı, Atak, Dayı, Efe, Er, Gözü Pek, Kahraman, Mert, Alp
- Mesele kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İş, Maslahat, Problem, Sıkıntı, Sorun, Konu, Güç İş
- Düzem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzey
- Kapkaranlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zifiri
- Dinamometre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güç Ölçer
- Dobra Dobra Söylemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düz Yüzüne Demek
- Dostluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arkadaşlık, Gönüldaşlık, Yoldaşlık, Hukuk
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü