Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Dostluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arkadaşlık, Gönüldaşlık, Yoldaşlık, Hukuk
- Delege kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Murahhas, Elçi, Nümayende
- Kamulaştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstimlâk Etmek
- Kanıksamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alışmak, Usanmak
- Plaçkacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çapulcu
- Tangırdamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gürüldemek
- Üstüvane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yuvak, Silindir
- Hoşlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevmek, Beğenmek, Hazzetmek
- Çoğul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cem, Çoklu, Çokluk, Cemi
- Musannif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazar
- Naklen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktararak, Canlı
- Hatasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanılgısız, Doğru
- Cafcaf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şatafat, Gösteriş, Şirret
- Yufkalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Az
- Oynak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hareketli, Değişken, Eklem, Mafsal
- Aidiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlgi, İlişkinlik, Değginlik
- Litografi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşbaskı
- Göz Kamaştırıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görkemli, Muhteşem, Parlak
- Bilinç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dimağ, Şuur, Zihin
- Sındırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırmak, Parçalamak
- Dominant kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baskın, Başat, Egemen, Hakim, Başta Gelen
- Rahatça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rahat
- Kaplaştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Paketlemek
- Yer Fıstığı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araşit
- Leopar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Böbür, Pars
- Yakarma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Niyaz
- Hukukçu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tüzeci
- Martı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gagayı
- Prensipli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlkeli
- Mazeret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bahane, Özür, Gerekçe, Zorluk
- Hakikaten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğrudan, Fiilen, Gerçekten, Nitekim, Sahiden
- Burgu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Matkap
- Patlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeşermek
- Kâffesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hepsi
- Mirasyedi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalıtçı
- Tekerlek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teker
- Mahpus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hapsedilmiş, Tutuklu, Hapis, Hapishane
- Sürmedan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürmelik
- Şeytani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şeytanca
- Nazarî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuramsal
- Namütenahi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sonsuz
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü