Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Peygamber kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalvaç, Resul, Nebi, Elçi
- İstimbot kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çatana
- El kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahali, Aşiret, Baskı, Defa, Etki, Halk, İl, Kez, Memleket, Mülkiyet, Pençe, Ülke, Yabancı, Yönetim, Yurt, Ecnebi, El Âlem
- Uzay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Feza, Gök, Mekân
- Yalama Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşınmak
- Doludizgin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Son Hızla
- Arap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zenci
- Yakınsak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mütekarip
- Kazık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Direk, Sopa
- Hande kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gülme, Gülüş
- Gailesiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinç
- Cevaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzin, Müsaade
- Vicahen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüzüne Karşı, Yüzlemece
- Kederli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acılı, Acıklı, Tasalı
- Tedarik Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulmak, Sağlamak, Temin Etmek
- İntizar Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beklemek, Gözlemek
- Mahsullü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Velut
- Abajurlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalpaklı, Siperli
- Yadigâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Andıç, Anı, Armağan, Hatıra, Andaç
- Flaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözde, Ünlü
- Felek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âlem, Baht, Dünya, Gök, Gökyüzü, Sema, Şans, Talih, Acun
- Lodos kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güney, Boz Yel, Ak Yel
- Engebe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arıza, İniş Yokuş, Kabarık
- Ekstre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özet, Özüt, Öz
- Natuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söylevci
- Nakışlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşlemek
- Gözlem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müşahede, Rasat
- Gezge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karakol, Devriye
- Yalvarma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Niyaz
- Ajite Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kışkırtmak
- Maraz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İğ, Sayrılık, Hastalık, Bozukluk
- Piyasa Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolaşmak
- Atılganlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cesaret
- Şeriat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İslam Hukuku
- Tevsik Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belgelemek, Ortaya Çıkarmak
- Seyir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yürüyüş, Gidiş, İzleme, Temaşa, Piknik, Bakma, Eğlendirici
- Hesaplı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünülmüş, Hesaplanmış, Ölçülü, Tedbirli, Tutumlu, Ucuz, Tasarlanmış
- Film kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanka
- Suna kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erkek Ördek
- Yepyeni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görülmemiş
- Hoppanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hoplamak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü