Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Doludizgin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Son Hızla
- Reflektör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yansıtaç, Yansıtıcı
- Şoven kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağnaz Ulusçu
- Abartı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mübalağa
- Taşıyan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haiz
- Fenomen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olgu, Görüngü, Olay
- Eşkal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biçim
- Tayyareci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uçman
- Güvence Akçesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Depozit, Depozito
- Yahşi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyi, Güzel
- Dolaşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devir, Tur
- Boylamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batmak, Çıkmak, Düşmek, Yükselmek
- Ben kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hal
- Ankebut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örümcek
- Tabakalaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katmanlaşmak
- Layık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakışır, Yaraşık, Müstahak, Şayan, Yaraşan, Değimli
- Razı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygun Bulan, Benimseyen, İsteyen, Onaşmış, Onaşık
- Baskı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basılış, El, Neşir, Tahakküm, Tazyik, Yumruk, Zor
- Mamulat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ürünler, Mamul
- Şahinci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sunkurcu
- Vasıfsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Niteliksiz
- Girdap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevrinti, Çevri, Burgaç, Burulgan
- Kararlaştırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tayin
- Lakırtıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geveze, Konuşkan
- Veyahut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Veya, Yahut
- Tömsü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dışbükey
- Aklavcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avukat
- Maneviyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özgüç, Moral
- Zamanlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hesaplamak, Nazara Almak
- Barışlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hazar, Müsalemet, Hazari
- Güzgü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayna
- Mineral Suyu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maden Suyu
- Bezemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Donatmak, Tezyin Etmek, Süslemek
- Beyhude Yere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşuna
- Tevziat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tevzi
- Bilfarz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutalım Ki, Sayalım Ki, Söz Gelişi
- Çokgen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kapalı Düzlem, Mudaila
- Friksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ovma, Ovuşturma
- Başöğretmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müdür
- Koygun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acıklı, Dokunaklı
- Terslenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azarlanmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü