Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Yalvarma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Niyaz
- Yerdegezen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yılan
- Özdeyiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vecize
- Masraf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gider, Harç, Sarfiyat, Harcama, Araç Gereç
- Tema kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ana Duygu, İzdem, Düşünce, Görüş, Ana Konu
- Çarliston Marka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Antika
- Açı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yön, Görüş, Zaviye, Bucak
- Sözdizimi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sentaks
- Solist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Solo Okuyan, Solocu
- İyi Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaldırmak
- Temenni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dileme, Dilek
- Dinlence kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tatil
- Halk Oylaması kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halk Oyu, Referandum
- Mütenasip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Orantılı, Uyumlu, Uygun
- Garp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batı, Günindi
- Müstaceliyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İvedilik
- Küçük Abdest kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İdrar
- Yarı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nısıf
- Hamasi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kahramanlık
- Sahne Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görmek
- Sahip Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazanmak, Sağlamak, Yapmak
- Naçiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz
- Hariç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dış, Dışarı, Müstesna, Dahil Değil
- Kapela kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şapka
- Keçilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnatçılık
- Kararsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekimser, Değişken, Karmakarışık, Mütereddit, Oynak, Düzensiz, İkircimli
- Müttefik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birleşik, Bağdaşık, Bağlaşık, Oyda Bir
- Sugötürmez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesin
- Siftah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlk Kez Olarak
- Münacat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakarış
- Yüzük Kaşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çepçevre, Çepeçevre
- Yalvaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Resul, Peygamber
- Azarlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekişmek, Abırlamak, Biabır Etmek, Çıkışmak, Darılmak, Haşlamak, Paylamak, Tanlamak, Terslemek
- Rehavet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyuşukluk, Gevşeklik, Ağırlık, Tembellik
- Kapılanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İntisap
- Müessif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzücü, Acı, Acınacak
- Bağlanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İntisap
- Münderecat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçindekiler
- İktidarsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetersiz
- Hasislik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pintilik, Eli sıkılık
- Nida kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağrı; Haykırış; Ünlem
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü