Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Nüfuz Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Geçmek, İşlemek, Sinmek
- Mürteci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerici, Kaytak
- Zaman Aşımı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süre Aşımı, Müruru Zaman
- Denli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derece, Kadar
- Tariz Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sataşmak
- Lades kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öcür
- Hayatta Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşamak
- Yoğunlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynamak
- Ziya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Işık, Aydınlık, Nur
- Etki Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savmak
- Ilıman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutedil
- Aktivite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etkinlik
- Feodalite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derebeylik
- Zor Alım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müsadere
- Kinli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kindar
- Yakışık Almamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerinde Olmamak, Uygun Düşmemek
- Mahsul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mamul, Ürün, Verim, Yapıt
- Yetersizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zaaf
- Besi Suyu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öz su, Usare
- Cumhuriyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kamu Erki, Ulusal Egemenlik
- Harikulade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olağanüstü, Eşi Görülmemiş, Çok Güzel
- Operatris kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Operatör
- Erk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İktidar, Kudret, Kuvvet, Nüfuz
- Murat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amaç, Dilek, Erek, Gaye, İstek
- Müşekkel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli, İri
- Danış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müşavere
- Zımbırtı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zırıltı
- Şarkiyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğubilim, Şarkşinaslık
- Yazışma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haberleşme, Muhabere
- Uç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağız, Had, Hudut, İbik, Sınır, Son, Ekstrem
- Optimist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyimser
- Sütre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örtü, Perde
- Meydanda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açık, Aşikâr, Belli
- Yatışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinmek, Durulmak, Kırılmak, Sakinleşmek, Şiddeti Geçmek
- Mitoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşeyli
- Lösemi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kan Kanseri
- Bağlaşık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müttefik
- Eğlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutmak, Oyalamak, Durdurmak, Durdurmak; Avutmak
- Susam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süsen
- İtmam Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamamlamak
- Pazubent kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kolçak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü