Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Elemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayıklamak, Ayırmak, Çalkalamak
- Zımbırtı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zırıltı
- Zulüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eziyet, Kıyıcılık, Cefa, Haksızlık, Kıyınç
- Öğrenimli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Okumuş
- İlkbahar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nevbahar, Köklem, Bahar, Yaz, İlkyaz
- Uç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağız, Had, Hudut, İbik, Sınır, Son, Ekstrem
- Evegen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aceleci
- Beribenzer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alelade, Bayağı, Sıradan
- Dijital kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sayısal
- Revzen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pencere
- Milyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pekmen
- Sitadiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzaklıkölçer
- İnat Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Direnmek
- Kompresör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkaç
- Kısaltmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Budamak, Kasmak, Özetlemek
- Zeyrek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyanık, Zeki, Anlayışlı
- Ardıç Rakısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cin
- İkicanlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gebe, Yüklü, Hamile
- Bulunmayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıfır
- Şekilci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biçimci, Ek
- Kırıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırık
- İkaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyarı, Uyarma, İhtar, Tembih, Haberdarlık, Dikkat Çekme
- Şev kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayır, Meyilli, Eğik
- Uzatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atmak, Dayamak, Germek, Göndermek, Oyalamak, Uzatmak, Vermek, Temdit Etmek
- Söküotu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tavşancılotu
- Uğur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şans, İyilik Kaynağı, Meymenet, Kadem, Amaç, Gaye, Hedef, Sur, Talih, Yol, Erek; Jüpiter, Müşteri
- Elçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyükelçi, Delege, Dünür, Görücü, Peygamber, Sefir, Yalvaç, Resul
- Kümes kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İn
- Nüksetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Depreşmek, Üstelemek, Geri Dönmek
- Masun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korunmuş, Saklanmış
- Gamlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tasalı, Kaygılı, Kederli, Üzüntülü
- Besbelli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Apaçık, Şüphesiz, Pek Belli, Görünüşe Göre
- Saçma Sapan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abuk Sabuk, Düşüncesizce
- Kazıma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kürtaj
- Belirgin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bariz, Seçkin, Açık, Besbelli, Sarih, Saydam
- Mukavelename kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sözleşme
- Agu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zehir
- Bala kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yavru, Çocuk
- İçtihat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görüş
- Lisan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dil, Zeban
- Nakışsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bezeksiz
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü